Rüyanın Ettiği Şiiri - Sezayi Tuğla

RÜYA TAKINTILARIMIZ Zaman zaman takıntılarımızın esiri oluruz farkında olmadan. Astroloji dalı, bazı kimselerin günlük, hatta saatlik takıntı kümelerini oluşturur yaşamının büyük bir kısmında. Çok değişik takıntı serpintilerinin yanında büyük bir yer tutan rüyaları da gömemezlikten gelemeyiz herhalde. İnsanlığın var oluşuyla birlikte, bir gölge gibi takipçimiz olan rüya yorumları hepimizin dikkatini celbetmiştir. Cilt cilt rüya tabir ve yorum kitapları, birçoğumuzun evinde başucu kitabı olarak yerini muhafaza etmektedir. Bilimselliği asla göz ardı edilmemesi gereken bu durum, bazı açıkgözler tarafından ekmek kapısı haline getirilmiştir. Televizyon ve gazetelerde, bu köşelerin takipçisi olan müdavimlerin sayısı gün geçtikçe de artmaktadır. Arz-talep meselesi olan bu ilişkiye fazla takılmayacağım. Ancak kişilerin akıntıya fazla kapılmamaları için fikirlerimi serdedeceğim. Her görülen rüya tabir edilemeyebilir. Rahmanî, şeytanî rüyalar olduğu gibi, kişinin günlük yaşamındaki haleti ruhiyesinden kaynaklanan rüyalarda yer edinir uykularda. Bunlar, çeşitli rahatsızlıklardan kaynaklandığı gibi, zihnimizi işgal eden bazı sıkıntılarımızın da eseri olabilir. Hatta ve hatta çocukluğumuzda geçirdiğimiz bir travmanın bilinçaltından uykumuza yansıyan görüntüsü de olabilir. Bunların, kendini uzman sayan laf akrobatlarının süzgecinden geçirilerek muhataplarına nasıl aktarıldığını varın bir düşünün. Asıl değinmek istediğim mesele, insanoğlunun kendi aklı, muhakeme gücü ve iradesini sağlıklı bir şekilde kullanarak hayatını yönlendirmesidir. Kararsız kaldığı durumlarda istişare, istiharenin önünde yer alır. Her şeye rağmen, ille de rüya yorumu diyenler, kendilerini bir teste tabi tutsunlar. Kalıplaşmış açıklama ve simgelerin dışında, başvurdukları her kapıdan aynı rüya için değişik cevaplar alacaklardır. Benzer rüyayı gören birkaç kişinin bile rüyaları farklı tabir edilebilir. Bu durum kişinin yapısına, yaşına, cinsine, dinine, bulunduğu ortama, hatta yediği yemekler ve yattığı zemine göre değişiklik arz edebilir. Tabire en yakın rüyaların, Rahmanî rüyalar olduğu da akıldan çıkarılmamalıdır. Tekrarlıyorum, kendi aklımız ve muhakeme gücümüz bunların üstündedir. Gerek bu dünyada, gerekse öteki dünyada hesaba çekilirken rüyalar sorulmayacak. Ama akıl ve muhakememizden mutlaka hesaba çekileceğiz.