O masa ve üzerindeki tüm kalabalık
Tek sandalyesi dönerli, gıcırtılı
O masadan sakın kalkma
Kalkarsan da bir daha oturma
Çünkü ya kaldıracaksın kafanı
Alışacaksın bu dünyaya
Ya da gömüleceksin o masaya
İnanacaksın o seraba.
Sen sanıyorsun bilirler insanlar
Bilmesede öğrenirler elbet
Bilmezler sen de bilmezsin
Bende.
Ömründen bir kaç bin nefes harcamanın bir şeyleri değiştirmeyeceğini
Anlayacaksın bir gün.
En acı farkındalıklardan biridir bu
Çünkü sahipsiz ve öylesine kalacak nefeslerin.
Boğazında kalacak yutkun yutkunabilirsen
Ve o tanrısallardan bir işaret bekleyeceksin gelmeyecek
Bakma boşuna göklere seni oralarda yıldızlardan başkası beklemeyecek.
Bir sıçrayabilsen, bir sıçrayabilsek bu puslu karmaşanın olmadığı günlere
Orada tek pus dağlarındır
Orada akan ırmaklar bağrımızı soğutur
Gölleri alır içimizden bu zamanın kiri ve pasını
Atları dorudur ovalar tepeler aşar
Sebepsizce ok fırlatılır gecenin karanlığına
Dağların senindir
Bir sürünün ardında kaval çalıp beyhude gezilir
Orası özgürlüktür
Orası kafandaki yerdir.
Kaldırma kafanı.
Kaldırmayalım.
Orası cennet değildir
Orası bir hediyedir bizlere
Rüyaların ve tarih kitaplarının getirdiği.
Ramazan Tuna Vuran
Kayıt Tarihi : 25.4.2021 04:04:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Hayırlı imtihanlar.
Bakma boşuna göklere seni oralarda yıldızlardan başkası beklemeyecek.
Fikre saygım var,inanmamakta serbest insan,
Beyin denilen et parçası hayvanda da var,
İnsan hep arar zaten göğe bakar yere bakar hep işaret bekler,
Önündeki burnunu görmez varlık olduğunu hayasızca kabul etmez,
Sanki kendisi ilah olmuş da kendisini yaratmış zanneder ahmak,
Şah damarından yakındır halbuki onun varlığının sebebiyetini veren,
Perde kalkmadan zahir olmayacak , imtihanı o zaman anlayacak,
Ayet kelimesi anlamı delildir.yani gerçekler ,
Akıl ise gözle görünenleri kabul eder,
ee nasıl oldu bu yerler, gökler,canlı cansız olan her şeyler,
İşte burada akıl pes eder
Bazıları inkar eder,
Bazıları ineği ilah zanneder,
Fanilik var be birader,
Ölüm gelecek bize be dilaver,
Yaşa sen hayatını çemkire çemkire,
Vallahi ölüm meleği canını alır dikenli tel acısını sana tatdırır,
Yok öyle kurtulmak toprak olacağını zannetme,
Yiğitsen cenğaversen hadi ölmeyi dile,
Boşu boşuna var edilmedin bilmesin,,
Aklını kullanmayacak kadar delimisin,
Yaptıklarının ektiklerini yazdıklarının elbet hesabını vereceksin,
Bana kızma sakın dostça bir uyarı istersen gerçeği göreceksin,
Öncelikle dilemelisin,öyle mücize işaret beklememelisin,
Üstündeki postdan kurtulmalısın,sen insansın beşersin,
Biliyorum bu söylediklerim sana yeterli olmaz,
Şeytan ve tayfası yakanı bırakmaz,
Dünya eğlentisine dalanlar,nefsi ile azanlar,
Ahirete hiç inanmazlar,Rablerine ise secdeye varmazlar,
Öyleyse sana içten selam ederim,duada ederim,
Şahit ol yarab derim, ikaz etdim elimden geldiğince,
Zebani soaracak bilirim,seni buraya ne düşürdü diyecek,
Kavminde elçiler yokmuydu ? geldin ebedi cehenneme...........
Abduülhamit bey kardeşim, dedikleriniz doğru lakin üslubunuz fazla sert olmuş. Muhatabınız Firavun bile olsa işe yumuşak bir üslupla-kavl-i leyyin ile- başlamak daha doğru olur kanaatindeyim.
TÜM YORUMLAR (2)