Rüya biter hayal erişir sabaha Sabah yorgun ve mahmur Buselik makamındaki sesiniz Alabildiğince hoyrat Zindelikse teninizde sanki bir rüya Elleriniz uzanır cama Cam sizi gölgelerle çağırır sokağa Sokaklarsa anlık kavganın sığınağı Hüzne gebe melal yüzünüz Muştuyu bekler dar bir sokakta Yolları eklersiniz yollara Çatılar uzansanız avucunuzda Parmaklarınız çıtlar acının arifesinde Yorgun düşler ise ölümsüzlük simasına Göz kırpar melekût diyarından Güneş sizinle koyulur yola Saatleri bir eskicide rehin bırakırsınız Telaştan öte, telaştan içre bir yakarıştır zamana Sessiz adımlarınız ve kınalı bakışlarınız Bir Zerdüşt tepenizde mumlar yakar Ateşin söndüğü, azabın bilendiği vakitlerde Eski bir gramofon saba makamında Şehri meydana toplar, idama teşne alınlarıyla Ferman padişahın, dağlar zulme gebedir Rengi bilinmedik bir parşömen kâğıdında Ebcet hesabıyla kahırlar toplanır üst üste İğreti tutulan mızrak, burca yürür rüzgârla Çocuğun çığlını ellerinizde tutarsınız Anne çırpınır siz hakikat ile hayal salıncağında, Doğudan batıya batıdan doğuya salınırken Haritada başsız başsız kentler bulursunuz Yaşanacak hayat size bakar mahzun ve mükedder Rüyada dönmektesiniz hafakanlara inat Hakikat ise bir çocuğun çığlığında rehin Akıp gider sava gölü boz bulanık Nemrutlarsa heykel yontar çağın perçemine 08.06.2006 Ramazan YILDIZ/Darende (Saat:01.41)
Ramazan YıldızKayıt Tarihi : 25.5.2012 16:55:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!