Kapıyı çaldım ses yok, içeri girdim
Seslendim usulca: nerelere saklandın?
Ve birden ürktüm sensizliğimden,
Uçup gitti pencereden aklım
Bırakıp gitmişsin öylece herşeyi,
Gece yırtıldı
göğü gördüm
şaşılası yakındı
Yıldız toplardım
çocuk olsaydım!
Bak işte şurda,
akarsuyu kıran
taşın yanında,
çakıllar arasında
mavisi yosun tutmuş
bir şey var.
Bir türküyü dinliyorum sırtımda duvar
Adımlarından anlıyorum saçları panayırlı
Geçip gidiyordu - Ardından güz çiçekleri.
Bir kumsalı akşamlıyorum sırtımda eli
Duruşundan anlıyorum ucundayız sevişmenin
Ne yiyip ne içiyorum
hasta mıyım söker miyim
özlemini duyuyor muyum bazı şeylerin
örneğin
martıyı uçarken
karıncayı didinirken
kurcalarsa yaprağın tarihçesi
üst üste yanılgılar ve imla hataları
doğrular bir güzün bittiğini
bir kozalak bir kışburnu gibi uzanır
sandıkları açar, yünlüleri deşer
1. /
Gelirlerse evimde kitaplarım
aşkımı suluyorum arada bir.
Evcil saksılarda küpeçiçekleri
kıyıcığına güneş düşse sevinir.
Hiç uğramaz oldum, unuttun eski sokağını
taş duvara güzelleyen sarmaşığı
ve seni emziren ahşap evinizi, ne çabuk!
Bir sitem bir gönül alma değil bu, alınma
beni anla, işte hâlâ bir çocuk geziniyor içimde
Bir eski kilim
yayılı elma ağacının altında
ve bir kitap...
Hızlı bir okur gibi çeviriyor
yapraklarını kitabın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!