RUMELİHİSARI MAHALLESİ
Hisarüstü canlıdır, gün ışıyana dek.
Boğaziçi Üniversitesi'nin ışıkları,
bir kandil gibi yakar geceyi.
İlim, irfan sızar duvarlarından;
bilgi, kozmik bir bilinç gibi
yayılır sonsuzluğa.
Meydandaki börekçi,
lezzetin nöbetini tutar sabaha.
Sokak lambaları
sarı ışıklar serper Nispetiye’ye.
Öğrenciler, gün ışıyana dek,
bir Güney Kampüs, bir Kuzey Kampüs,
zamanla mekik dokur.
Nafi Baba Tekkesi,
bir mezarlıktan çok,
sırlı bir zaman kapısıdır.
Yüzyılların yükü çöker bağrına.
Doğa Tepe Parkı,
manzaranın yaşayan hafızasıdır;
tepeden okur şehri.
Rumelihisarı, dinginliğin başkentidir.
Gece, gölgelerle fısıldaşır.
Fatih Köprüsü'nün renkli ışıkları
titrek dalgalara düşer.
Gece, bir renk cümbüşü olur;
kendi suretini
karanlık sularda arar.
Kale burçları, tarihin taş belleğidir.
Asırlara meydan okuyan bir vakar ile
dimdik durur, hisarda.
Burada hayat, masalla gerçeğin eşiğinde
zamanla göz göze gelir.
Taş, suya; gece, tarihe yaslanır.
Ebediyetin kadim kucağında
bir semt nefes alır,
derinlerde bir kalp atar.
Ve akşam,
bin yıllık bir dua gibi
Boğaz’a iner:
Rumelihisarı akşamlarında.
Kayıt Tarihi : 27.12.2025 21:49:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!