Rulet Şiiri - Önder Karaçay

Ölme, öldürme ve sömürme gayyası içinde yaşamak!

Tarihin aile cinayetlerini incelediğinizde içiniz kıyılır, iktidar için çocuğunun kellesini vuran, kardeşlerinin ciğerini yerinden söken, bilime inanan insanların kellesini vuran sultanların iktidarı sizi soğutur hayattan
Tarih okuduğunuza pişman olursunuz!

Ne gariptir, vurma, kırma, ölme ve öldürme hipnozu,
Ölmek ve öldürmekle övünen kuşaklara ne demeli?
Nasıl bir mirastır şehitler ölmez, vatan bölünmez psikozu!

Gerçeklerle yüz yüze gelmeyi ölüm kadar isteseydik bu kadar ölmezdik!

Tabulaştırılmış, derinleştirilmiş niyetlere uygun tarih bilinci öldürüyor bizi.

Hazineden geçinme şımarıklığı bu kadar revaçta olmasaydı servet, şan, şöhret ve ben yaptım egosunun derinliği billurlaşır, karanlık tarafını evrensel değerlere uygun hukuk çözerdi.

Sultanlar tarihte rüşvete karşı olmadıkları gibi rüşvetle zenginleşenlerin kendi iktidarını tehlikeye atmasından korktukları için hukuksuz kelle alır ve servet eritirdi kendi taraflarına yontmak için! ..

Gerçi bu konular bir koşuğa sığmaz, isteyen yazar bir doktora tezi,
Bunu göze alabilecek bir kalem işçisi çıkar mı?
Belki de biri çıkar yazar gerçek tarihi, geçmişe doğru başlar dimağlarda gezi! ..

Hazine arazileri iktidarın ve iktidarı ayakta tutan tefecilere taksim edilmesi sonucu ele geçmedi mi?
Bakın tapularda izi!

Rüşvet devlet kurumlarına bir alt yapı düzeni gibi döşendi,
Rüşvet verende, alanda ihya oldu!
Olan oyunu verip bir pakete doyan yüzünden hiçbir suçu olmayana oldu.

Karadenizli balıkçıya gider. Gider gitmez balığın kuyruğunu koklar,
Balıkçı; sen nasıl Karadenizlisin?
Balık baştan kokar, ne diye kuyruğunu kokluyorsun?
Koku kuyruğuna kadar gelmiş mi? Onu kontrol ediyorum der.

Ülkemizden yayılan kokular bütün dünyaya yayılıyor!

Siz yinede enseyi karartmayın nasıl olsa bu ruleti yine siz kaybedeceksiniz!