Sıkılıyorum hem de çok,
Ruhum bedenimden çekiliyor sanki.
İki ayağı, iki eli, iki gözü, olan her insan,
Bana göre insan değil.
Zahiren insan görünümünde ama batında ise,
Çok vahşi bir canavar.
Nasıl sıkılmam ki,
Yufka yüreğim nasıl daralmaz ki,
İnsan görünümlü mahluklardan........
Bir his diyor ki bana,
Çık ulu bir dağın başına,
Bunların hiç birinin suratını görme
Protesto et.
Ama “tavşan dağa küsmüş dağın haberi yok” misali olacak.
Çünkü beyinlerini ekmek peynirle yemişler,
Artılar, güzellikler, gerçek sevdalar içi dolu sevgiler,
İltica etmiş başkalarına.
Doğrusunu söylemek gerekirse,
Acıyorum aslında bu gibilerine.
Zira başlarını deve kuşu misli kuma gömmüşler,
Ağırlıktan başka bir işe yarmayan gövdeleri dışarıda.
Ruhum sıkılıyor hem de en tiz seslerle naralar atacak kadar....
Suratlarına lapayla tükürecek kadar,
Ama biliyorum “oh be nisan yağmuru yağıyor diyecekler”,
Çünkü günah bataklığına gömülmüşler ama haberleri yok.
Arapların bir atasözü vardır derler ki,
“Her şey insan ile güzeldir “.
İnsan gibi insanlar sanki göç etmişler bu şerefli topraklardan.
Oysa bu topraklar dünyayı titreten insanları yetiştirmiş,
Ve de bağırlarında onları şeref misafiri olarak ağırlamış.
Kemikleri sızlıyordur şimdi,
Nasıl bu ruh bu bedende hayasızca sıkılmadan durabilsin ki.
Söyleyin Allah aşkına!
Bir şeyler söyleyin derdime derman olun!
Ya balta girmemiş ormanlarda kendimi kaybedecek,
Yada çok büyük günah olduğunu bildiğim halde,
Namusumu şerefimi korumak için bulundurduğum silahımın,
Tek kurşunu ile gitmek istiyorum buralardan ebediyete.
İnsanın bu kadar vurdum duymaz bu kadar duyarsız olduğunu,
Söylüyorlardı ama içimden bunlar yalan söylüyor diyor inanmıyordum.
Oysa ne kadar da haklıymışlar şimdi anladım.
Anlamasına anladım ama ömrümün en güzel yılları da heder oldu,
İşte esas mesele burada.
Ruhum sıkılıyor,
Üzülüyorum haşa bazen isyan edecek gibi oluyorum.
İnsan bu kadar adi bu kadar aşağı olabilir mi diye
Kendimi teselli ediyorum ama gerçekler ortada,
Yaşayanları gördükçe geri adım atıyor ruhum sıkılmaya devam ediyor.
Bu halimden sevdiklerimin üzülmesini istemiyorum,
Gizlemeye çalışıyorum ama rolümü yapamıyor,
Suratımdan düşen bin parça olur misali sıkıntılı olduğum belli eder kendini.
Sevdalanmayla bunun çaresini buldum gibi oldum derken,
Sevdamın da içi boş çıkınca o da beni tam can evimden vurdu.
Demek ki sevdaların da içi boşalmış,
Oysa sevdalar, sevgiler, muhabbetler, kutsaldır,
Kıyamete kadar da kutsal kalmalıdır.
Kim dinler kutsallığı kim anlar gerçek sevgilerin insanı cennetlik ettiğinden,
Ahh ahh çok sıkılıyor ruhum çıkmaz karanlık sokaklardayım,
Yardım edin Lütfen serzenişlerime kulak verin.
Zira “birlikten kuvvet doğar”
Bir olalım birlik olalım hüsranda olan insanlığımızın,
Bataklıktan çıkmasına yardımcı olalım ki Atalarımız bizden utanmasın ,
Kemikleri sızlamasın artık.
02/10/2007
Okuyan herkese saygılarımı sunuyorum.
Kayıt Tarihi : 2.10.2007 16:21:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!