Ruhum Daralıyor
Ruhum daralıyor…
Sanki içimde bir kapı var,
kimse bilmez, ben bile bilmem
ne zamandır gıcırdayıp durduğunu.
Göğsümün tam ortasında
adı konmamış bir ağırlık var,
ne acıya benziyor ne umuda;
arasında, sıkışmış,
benim gibi suskun, benim gibi yorgun…
Bazen içimde bir rüzgâr esmiyor,
bazen fırtına kopuyor
ama hiçbirinde nefes alamıyorum.
Sanki dünya büyüdü,
ben küçüldüm,
dünya hızlandı,
ben aynı noktaya çivilendim…
Gölgeler uzun,
yollar bitkin,
sözler yetersiz…
Ve ben, içime doğru eğilmiş bir ağaç gibi
kendi köklerime kapanıyorum.
Ruhum daralıyor,
diyor bir ses.
Ama hangi ses bu?
Ben miyim?
İçimdeki eski yaralar mı?
Yoksa hiç konuşulamamış cümlelerin
kaburgaya çarpan yankısı mı?
Karanlık değil korkutan,
karanlıkta kimseye anlatamayışım…
Gözlerim dışarıya değil,
daha derine bakıyor bugün—
nerede sakladım ben bu kadar acıyı?
Kimden sakladım?
Neden sakladım?
Durgun bir göl olur bazen kalbim,
taş atsam bile halka halka genişlemiyor.
O kadar yorgun.
O kadar çekilmiş ki kıyılara…
Ama yine de bir umut kırpıntısı var
küllerin altında kıpırdayan.
Belki bir nefeslik,
belki bir hecelik,
belki bir dua kadardır…
Ama var.
Ben onu duymayı unutsam da
o beni çağırmayı unutmuyor.
Bugün içim daralsa da
biliyorum,
bu da geçecek.
Geçmeyen ne kaldı ki?
Ve ben,
dünyanın bütün karanlıklarına rağmen
kendi içimde bir ışık aramaya
bir daha,
bir daha
kalkacağım.
Son söz…
Her daralan ruhun bir ustası vardır
kelimeyle nefes açan…
O nefesi buraya bırakan:
—Kul Ortak
KUL ORTAK
Baki OrtakKayıt Tarihi : 12.12.2025 22:17:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.




Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!