ruhum
Bedriye korkankorkmaz
içtenlik bekâret gibi
bir kez kaybedilir
sürekli çevirisi yapılan
bir eserim yılların yatağında
kayıp elyazmasıyım aranızda
bir günlük ömrü olan kelebekler gibi
dönme dolapta dostlar
acıların elçileri
ruhumu eliyor düşlerime
terk edilmiş değirmenlerin
pervaneleri soluğumla dönmüyor
insan arıyorum korkuluklarla
zamanın iki kişilik döşeğiyim
dua bilmem ama dualar ediyorum
küresel açlığa çığlık yakarılarım
yaşama direnenlerle birlikte son nefesine dek
insanoğlunun kara yazgısını yenmek istiyorum
güneş battığı yerden doğuyor
doğumun ölümle nöbet değişimi
kendime yaklaşıyorum
yalnızlığım yeniden doğuyor
dedemin çocukluğundan kalma bir tarihten geliyorum
sızma bal gibi yüreğimde biriken ilkelerimle
bahtiyarım gölgelerin mezarlığında yıldızları seyretmekten
ve yeraltı ülkelerini tek tek ışığımla aydınlatmaktan
kimseler eğitmedi beni
acıyan kanayan özgür
yaşadıklarını hisleriyle kırbaçlayan yaşam algılayışı benim
duruşum, duyuşum, acı çeken soylu ruhum
yalan insanlık suçu ikiyüzlülük düşman
onurumdur onuru insanın
doğruluk güven dinim benim
gücümü yitirmedim
ruhumun derisini soyan dille sesleniyorum
yaşamı kolay kılacak yeteneklerden yoksunum
ölü ve sahte ruhların mezarlarını kazıyorum
yıldızların göğü terk ettiği çağda yaşıyorum
insanca hayatı bir sancak gibi en üst tepeye dikmeden ölürsem
gözlerim açık kalır ruhum insanlıkla aynı anda ölene kadar yaşayacaktır
27/ 07/ 2008-mersin
*Bireylikler Düşün Edebiyat Dergisi: Kasım-Aralık. 2008,s.43.
Kayıt Tarihi : 13.10.2016 21:31:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!