Nazlı yârim çıktı gitti yaylaya
Bilmem ki cananım ne zaman gelir?
Biz de mecnûn olduk saçı leylâya
Lâleli reyhanım ne zaman gelir.
Sırma saçlar ırgalanır belinde
Ne ağlarsın kömür gözlüm
Söyle derdin sana noldu?
Sayılı gün gelir geçer
Gidiyorum günüm doldu.
Çok ağladım çektim cefa
Ne bağım var ne bostanım
Ne malım ya Resulullah
Ne kolum var ne kanadım
Ne dilim ya Resulullah
Ne bir köşkü seyranım var
Ne dedim neme küstün
Mevladan bulasıca
Gel beri barışalım
Viranda kalasıca
Nola sevdiğim nola
Yahşi yaman her gün geçer efendim
Acı sözle dağlamaktan ne fayda
Gıybet etmek zinadan da beterdir
Şurda burda koğlamaktan ne fayda
Kara toprak bir gün basar üstümüz
Nefis nere dersen ora varırdım
Ama lakin havfi rahman olmasa
Bir lahza ayrılmaz nefsin yolundan
Eğer bir kişide iman olmasa
Tutuşdu ciğerim yardı derinden
Nefsine gücü yetmeyen
Öğünür pehlivanım der
Taş atar ehli tarika
Çık aradan be canım der.
Açık emmaresi olan
Ne ile dolanın divane aşık
Küfürden ezeli iman ne idi
Oku üç İhlas'ı otuz kelamı
Doksan bin kelamın harfi ne idi
Ol nasıl melektir divane duran
Ne kadar cevretsen vallahi inan
Yakup sinem kül eylesen çekerim.
El bağlayup divanında her zaman
Ölenece kül eylesen çekerim.
Beni bir bakışta ettin divane
Nereye gidem şu gönlün elinden
Gine bir güzele sevdalanıyor.
Yeni değmiş on üç, on dört yaşına
Selvi kavak gibi ırgalanıyor.
Başına bağlamış allı bürüncek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!