Duvar, duvar içinde... Ruhlar, duvar içinde...
Kışlamın duvarları, mahpushaneden farksız!
Herkes bin türlü çirkefliğin peşinde.
İnsanlar burada hissiz, ruhsuz ve arsız...
Yüzlerde merhamet yok, o çoktan unutulmuş!
Kalp kırmak çok kolay iş, eğer burda yaşarsan.
Izdırap bir sofrada şerbet diye sunulmuş...
Burada en iyi sensin, gülerek içiyorsan.
Demek ki burasıymış, bin aslanın kafesi!
Kedinin bin aslanı boğduğu da doğruymuş!
Zehirden de acıymış, esaretin nefesi...
Askerlik, mahpusluğun karındaştan oğluymuş.
Burası bir kışladır, değil ana kucağı...
Biliyorduk ve lakin gördük yine şaşırdık!
Baktık ki, çoktan sönmüş şu peygamber ocağı...
Halbuki beşikteyken rüyan ile yaşardık!
Kayıt Tarihi : 16.8.2010 01:08:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ahmet Levent Ay](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/08/16/ruhlar-duvar-icinde.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!