Ruh molzu Şiiri - İlyas Alagöz

İlyas Alagöz
17

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Ruh molzu

hepsine

esin perilerinin defolu düş sergisi

bu çırılçıplak seremonide
ne kadar dirensem de
tebessüm eder
bileklerim.
ustura ağzında
yaralı bir kuşun acemiliğiyle
sendelerken,
‘ince’ bir ‘ka’n ’ kokusu
siner içime.
mezarcımın ayak sesleriyle
sıklaşır nöbetlerim.

ve bir sabahın seherinde muştulanır ölüm.
gözün aydın, gün bitti.

bir

sen gideli
çiğnedim zambakları. bir amelenin öfkesiyle kanattım geceleri.
yorgun sesin dolarken damarlarıma,
bağıra bağıra seslendim,
en yaralı yanlarımla koşmak istedim sana;
seninle birlikte, saçlarıma kadar çamura bulanmak için.

satır arası -monolog serisi -

hadi gel,
ışığımızı yitirmek için
balçıkla sıvayalım
güneşi.

hadi gel,
mağlup olalım,
gün ışığına çıksın yenilgimiz.

iki

onu ilk gördüğümde demli bir çay yudumluyordu. hani ciğeri de acımıyor değildi rüzgarın. kaç küllük değiştirdi garson, sayamadım.

belki de bu son,
ne çok uzaktı, ne de çok yakın.

mum ışığında kazandığı o kanlı ödülü, önce terli ellerinde buruşturdu, sonra da garsona uzattı. kim bilir yarın hangi siyah beyaz caddenin kaldırımlarında köşe kapmaca oynayacaktı.

birkaç gün sonra yine aynı masadaydı. bu defa yalandan tebessümü davetiye çıkardı bana. bir arabesk şiirin yazılma anıydı, o inanmıştı, ben de inanmak istedim. ip ince bir bakışı vardı. yavaş yavaş kopmaya başladım.

dayanılacak türden değildi hıçkırıkları.
belki de kurduğu son düştü:
tuttuğum son dalsın,
kırılırsan düşeceğim.

satır arası - monolog serisi -

kırıldım - gözlerinin içine baka baka gittim - düştü.
kulağımda paslandı sahte kahkahası.

ağlamayı unutsaydım sarhoş bulurdum kendimi.
anıların buğusunda, konar göçer bir sızıyla,
elli sekizinde takılı kaldım saniyenin,
elli dokuzda son nefesim.
güneş karabulutları emzirirken
yarasalar bölüşür sesimi,
leşime akbabalar tüner

üç

yine yüklenip geliyor celladım,
meğer ne çok kalınmış
“ağzı kabuk bağlı” yaralarım,
sızlıyor,
geceler boyu.

hadi koşalım,
çocuk.
cennete çok var daha,
bırak kanasın yaralarım.
hadi gel,
gel de,
kendi masalımıza yeni kahramanlar bulalım.

satır arası – monolog serisi -

gittiğin gün korktuğum ruhlar da terk etti beni, bir uçurum vakti ruhsuzlaştım. peşinden sürüklenip geldim. gelirken deniz de getirecektim,daha dalgalı, boğulmak için. ama o, “ben varım ya” dedi.
evet,
o,
dedi.

iki deniz çok olur bu kente.

dört

ah! !
umut,
kelimelerin ziyan olduğu bir anda yakmıştım seni.
faili malum şiirler yazarken,
beynimin labirentlerinde saklı ikircikli yanlarımla,
yine buldun beni, ölü kentin sisler durağında.

satır sonu: ruh üşümesi.

bu anlaşılmaz yaşanmışlıklara rağmen,
toplanabilir mi yüzümün asimetrik yıkıntıları?

İlyas Alagöz
Kayıt Tarihi : 19.1.2009 09:42:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İlyas Alagöz