Ruh Gemisinin Gam Lombozunda Özlemek

Hayrettin Taylan
1968

ŞİİR


23

TAKİPÇİ

Ruh Gemisinin Gam Lombozunda Özlemek

Ruh Gemisinin Gam Lombozunda Özlemek

Bağımsız bir hıçkırığın hışmına uğruyor ayrılık.Biz ile bizden kalanların kabullerinde susuyor özlediklerimiz. Bundan /sonrası bundan öncesine kafiyelenirken şiirlerimde kafiye arama şiir sözlüm.
- Günlerim neyini çalarken alınmış kaçışlarına. Çala kalem bir huzur aradım senden.
- müntehir bir terhin terhisinde kendime gelemedim. Kışlanda yaşadığım dört yıllın izi silinmedi.
Anlatılmaz bir şehlanın gözlerinde unutuldum. Ezgimin gözlerinde resimsiz resimler sergisinde yalnızlığını resmeden bir şey yoktu.
- Bir dizenin dizlerinde çok sevdiğin diziyi izlerken,yokluğunun izleğini kaybettim.
Ben sende ölüyor gibiydim.Ölsem dizi biter,son bölümde öldüm mü ölmedim mi bilinmiyor; ama sen bil ben ölümcül kaldım sende.
-Kekre okunurdu vazgeçişlerimde, biraz daha dehaya yokuş oluyordum.
-Birkaç damlanı akıttım diye artakalmışlığın,art niyetsiz sularında sular suskun bana.
- Pejmürde bir halin aşk kreasyonunda şık olmak istedim sana. Çoktan seçmeli soruların hep aşk şıkında kalmak istedim.
En zor soruların katili olarak emiyordum vazgeçemediklerimi.Kendimce hastalığım vardı. Bir nevi zaaf desek daha doğrusu. Tedavisi na mümkün olmayan yaşantıların hiç kurumayan yaşıyımdır. Yaşım kadar , yaşanmışlığım kadar, kederler ektim baht ile taht arasına.

-Alabora olmuş ruhun lombozunda kendi buğularımı yazıyordum. Her cama,adını değil, şanını yazıyordum. Herkes bu gizil can güzeli kim diye merak ediyordu. Herkes bu büyük aşkın kazanını kim diye lir sevgiler emziriyordu dizelerimin salıncağında.
-Herkes yeter diyordu bu aşkın yolunda ağlamaların yetti.
Ben herkes değilim ,herkesten daha önce herkesten daha sonra olan bir kerenin kimsesiyim.

-Hatırlamıyorum hangi suçun toprağında güllerin yetişir. Haki bir dalın renginde kopan kokunun adı neden devrik cümlelerime sustu. Neden bozkır gözlerin el-divan değil.Hasarcıklı bir yaşam renginden hayatıma hasarlı ömürler közledin. Şimdi çan- kır’ın kırında yetişen bütün kavunların çiçeğine senin tadın karışır. Bir kabir ziyaretinden dönerken ruhunun ıslattığı kavundan almak ve seninle seni yemek nasip olmanın ol vaki hayalindeyim.

Öz nefi baktığım her bakışta,bakmadığım güzellerin renginde
mai rüya dalgalandırır denizimi.

- Gözlerinin nan renginde bandırmak istedim bakışlarımı.
- Lamekan mabedin gölgesinde lal masallar dinliyorum.
Bozkır serinliğinde soyunan umudun dünüyüm.Geleceğin gelini
bulutlar giymiş ,düne mazi diyemediğimden,seni mazimden silemediğimden.
-Kalakalışlar emiyordu münzevi acılarını.Can kırıklarını kırk ayakların ayak dükkanında sattım. Candan, senden, ezelden, hadiseler kiraladım mevsimsiz özletmelerden.
-(K) an öncesi a(k) an sonrasında damarımı ütüledi modun.Bilinemezliğin kanı arandı yaralı bir seven için.
- Ayrılık diye bir bulut geçti nemli gözlerinden, nemsiz bıraktığın kara bahtımın nadaslarında dikenler yetişti.Çapalama çabamda,yorgun düştüm.
a-dem/öncesi ka- dem/sonrasında keyfe tohumlar ektim.
- kaç tazı kovaladı beni güzeller koşu yarışında.
- Tenler üzerinden ,benler aradım. Ben, ben değilmişim, sen ben değilmişsin anlayamadı kısmet.
- Kronolojik bir özleyiş risalem var. Tarihe sağdıçlık eden gerçeklerin yazılarında seni aradım durdum.

Biz yeniden kavuşsaydık baki aşk künyesini büyütürmüydü. Hangi kavuşan aşk büyük oldu ki. Ben seni değil, ben kavuşmamamızı sevdim. Ben büyük aşkı sevdim.

-Oysa tenlerde arzu pişiren perilerin cemaatinde bağlıydım. İbadetsiz bir aşk olur mu ki? Senin cennetindeki Kevser ‘den kısmetler içmek öyle kolay mı?
-Sayhalardan sofalara sıralanan utanç ile hatalara kulaç atan yabanıl benden yeni af alfabesi yazıldı.
Mahir yüzlü bir aşk silueti tinlerde özümü süzerken ben sana yol oldum, yol üstüne yol bildim, dil üstüne dil döktüm.
- Terkisinden gel/sem/öncesi gel/ sem/sonrasında son oldum önsüz kitaplara. Seni yazdım, seni kazıdım ruh yazgıma.

Hayrettin Taylan
Kayıt Tarihi : 25.4.2010 19:46:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hayrettin Taylan