Gün dönümünde başlar bazı sevdalar
Yakamozlar vurur tenlere
Meltem esintisi alır götürür düşünceleri
Bir kuru beden kalır gecenin sessizliğinde…
Benim sevdam yakamozların bittiği yerde başlar,
Geçmiş zamanın atlarıydı onlar
Sırtına eğer atılmadan binilen,
Üzengisiz,
Yeleleri rüzgarı keserdi onların
Ve binicileri babayiğittiler
Esmer tenleri,geniş alınları,
GEÇMİŞ ZAMAN ATLILARI
Geçmiş zamanın atlarıydı onlar
Sırtına eğer atılmadan binilen,
Üzengisiz,
Yeleleri rüzgarı keserdi onların
Gittin,
Kervanın düze çıktı
Hicranın sanki yolda kaldı
Bu sevda bitse de sende ey güzel
Yüreğin sende olsun,
aklım gözlerinde kaldı
Annem’e
Mayısın ikinci pazarı bugün
ağır,kasvetli, kapalı bir hava dışarıda
pencerenin camları buğulu değil aslında
buğulu hasret durgunluğu gözlerimde.
Ben ölürsem senden ölürüm
Ölüm beni bulur inşallah
Dert seni bulmasın, hüznün yok olsun
Acıların cıgara kagıdı olsun, yüzün solmasın
Varsa bir sıkıntın, ben alayım
Bir Dönemin Sancıları
Dört duvar
Kapalı bir mazgal ve ben…
Ben ve burası! .
Eğreti duran bu oda,savunmasız ben ve iğreti bir hal..
Ben ki; hiçbir salona sığmayan,sıkılan
Cehennemi görmedim
Anlatırlarken duydum
En sevgili canları bile
yakar eritirmiş
Sana cehennemsin demem,
sen ondanda betersin.
Yelkovan günde yirmi dört kez
Akrebe omuz atıyor da
Akrep suskun,gıkı çıkmıyor,
Boyunun kısalığından değil,
o kafaya koymuş bi kere
en olmadık zamanda zehirleyecek zamanı
Ne renkler gördüm ben
Mavi ki sorma, sarımı güneş gibi
Kara mı,ölüm ve şivan misali
Ela mı,gözlerinde gökkuşağı sanki.
Bir bakış ki;
bahar güneşi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!