Devzer bu gece de,sisler içinde,
lacivert ıslak bir yorgan gibi
Salime korkulu,hisler içinde
Yağmurdan sırılsıklam ve ağlamaktan.
Ağacı kalmayan bir orman gibi.
Ne gidecek yer kaldı,ne varacak bir durak
Rizgar'ını arıyor Salime,karlar içinde.
Yaralı bir kuş gibi,kanadı kırık
Koşuyor Salime,terkan içinde
Ağrıyan başını eğdi toprağa.
Göğe çevirdi. avuçlarını.
Tanrım..! dedi.
Tanrım..onu sen verdin.
Onca düşükten sonra,sandım acıdın.
Elime verdiler sanki, gözleri deniz,
Saçları altın rengi parlayan yıldız.
Kız diye...yakınsa da anası bizim Bekir'in.
Umurumda bile olmadı, topanı aşiretin.
O gülünce kerpiç evim ışırdı,
Serginler gül kokardı,berek pez leylak.
Sefil çölümü serinleten bir rizgardı o,
Rizgar koydum adını.
Bekir'in anasına inat.
Bekir'in anasına inat,
Üç güz emzirdim kızımı.
Mendik kattım peynirine,
Yumurtasız atmadım,ekmeğini tandıra.
Huşengişahın gülizarı,Tamarayı,Arayı
En güzel masalları anlattım ona.
Okul yaşı geldiğinde,
Kimseyi dinlemedi Salime.
Tek gözlü okula yazdırdı deniz gözlü Rizgar'ı.
Kaderi bana benzemesin diye,
Saliha'ya, Güldünya'ya...
Benzemesin diye, tandırda biten hayatlara.
Mavi gözlerine,mavi bir fistan,
Sarı saçlarına, sarı tokalar taktı.
Kar yağdı, ber oldu yavrusuna,
yağmurda şevgen.
Ne, dağdan su taşırken yıkılan omuzları
Ne,uzun eteğinden dizine vuran buzlar,
Ne de çamur tabanlı,çatlamış topukları,
Sızlamamıştı hiçbir yanı
Bugün kalbinin sızladığı kadar.
Rizgar koydum adını, olasın diye Rizgar!
Kış bitsin bu topraklarda,
gelsin diye bahar.
Anladım ki bu topraklar,
yalnız,
bizim için çorakmış yavrum.
Sular bizim için akmazmış.
Güneş böyle kavrukmuş.
Kapanan yollar,
kopan kayalar bizim içinmiş,
Acımasız soğuk.
Yoksulluk...kapımızı zorlayan çığlar gibiymiş,
küredikçe üzerimize gelen.
Ve cehalet,
Karabulutlardan çakan yıldırımlarmış,
kendi çocuklarını yakan.
Üç gündür yoksun...yavrum.
Seni arıyorum Bazı dağlarında, imansızda.
Miraz deresinde, gerzi bere'de,
Dikenler de, çalılar da, dipsiz kuyular da.
Oy daye,daye,daye!
Mengene dağından haberin geldi.
Dört heyin gelmiş.,bir kuşluk vakti.
Altın saçlarından,gül ellerinden
Çekip götürmüşler seni,
her yer kan gölü.
Mavi bir Reno imiş,ölüme giden.
Yavrum bu Kasımda, Mengen dağında
Hangi aklınla yavrum, hangi hürriyet?
Bir gül sallanınca,selvi dalında.
Ölerek,yaşar mı hiçbir memleket.
Rizgar, kurtuluş demekti, senin dilinde.
Sandım bin geceden,bir güneş doğar.
Anladım,batan gemi idi kader, kürek elinde
Rizgar koydum adını ama, olmadı rizgar.
Kayıt Tarihi : 12.12.2008 17:09:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (25)