Ben şairim, hecelerim dünyayı, bir kaç satıra sığdırırım
Ben şairim, bağırırım defalarca, sesimi her bir cihana ayrı ayrı duyururum.
Ben şairim, çalarım gecenin karanlığını, güneşin kızllığıyla birlikte nice manzaralar uydururum.
Ben şairim, yazarım kendimce en dertli anılarımı,
vururum kadehlere ve her meyhaneyi dağıtırım.
Ben şairim, ağlarım, sızlarım,dayanamam
Yeryüzünde bir başka aşk şarkısı, ansızın yalnızlık melodileri …
Şımartılmamış saf bir aşk kokusu, ruhun en derinliklerinde saklı sessizlik..
Masada oynanan bir kumar , iddalar büyük, sevdalar büyük , sade bir aşk türküsü
Bugunlanmış camlar, aynalar bambaşka yüz gösterir. etraf çok geniş, dünya sandığından daha küçük.
Yeryüzünde bir başka aşk şarkısı, ansızın yalnızlık melodileri..
Sandıklarım kadar sanmadıklarım aşikar hüsranlarıma
Mutlu olduğum kadar Anlamsız, çaresiz kırıldıklarım
Beklediklerimin arkasında ya beklemediklerim …
Her adımda bir başka kalbimden gelenler, dediklerim diyeceklerim
Gördüklerim kadar görmediklerim aşikar hüsranlarıma
Kuş olacaksın bazen, bir kaldığın mazide bir daha kalmamak için,
Uçup gideceksin, arkana bakmadan kanatlanacaksın başka diyarlara,
Özgür olacaksın arkadaş, Bütün ter niyetine anılarını sildiğin mendili yırtıp atacaksın birden.
Yada sadece iki günlük hafızan olacak, yaşayacaksın ve bitecek...
Bu hayatta yaşanmışlarla kalmayacaksın işte, geçmiş diye bir şey olmayacak mesela.
Sene ikibin on üç, aylardan ağustos ve beyin delercesine sıcak tepede,
Kırılmış dünya, kaybolmuş adalet ve her sokak başında bir köpek.
Camiler boş, meyhaneler dolmuş, nerde kaldı bu iman,
Bu feryat kimin, bu bağıran kim, neler oluyor dışarıda be arkadaş..
Günler uzamış, seneler geçmiş, geçtikçe seneler ilime irfana dolanmış
Sür gitsin, sür gitsin ahh kimsesizler, yabancılar sokağına
Onuda sineye çek, sessiz sessiz bitir içinde kalmışları, söylenmişleri.
Cansız bi kadeh daha tokuştur bakalım hadi, tokuştur cam şişelerde suskunlukları.
sessizlikleri söyle o boş duvarlara, söyleyemediğin sessizlikleri söyle.
bağıramadığın kadar bağır şimdi, bağırmak istemediğin kadar bağır .
Bir kulak çanıltısı birde saatten gelen tik tak tik tak sesle başladı her şey .
gırtlaktan çıkamayan bir çift çatal ses .
soluksuz mecalsiz karşımda duran bir başka ben
sessizlik hakim gecenin ayazına .
tam da karşımda duran sessizlikle konuşuyorum sanki
iliğime kadar işleyen soğuk ,
Hayatta mücadele etmek için varsın
Bir şeyler hiç yolunda değil, sen yoluna koymak için doğarsın..
İlk gençliği haybiye yaşar, yaşadığın kadar tecrübeye dağlanırsın
Gerçekler hep canını acıtır, Sen acıtmaması için savaşırsın
Yanlışların doğrularla tükeneceğini sanırsın, bu aldatıcıdır ve aldanırsın,
Her yeni yılda biraz daha büyür, büyüdüğün kadar aslında küçüldüğünü anlarsın..
Yeni çıktım yola
nefesini giydim üzerime montumun.
O mis kokulu teninden sıktım yine parfümümü .
Kapıyı açtım ,
Sıcacık ruhundan aldığım ayakkabılarımı giydim.
Gönül bağcıklarını bir bir inikledim.
Söyleyeceklerim var söylemek istediklerimin yanında anlatacaklarım var sana anlatacaklarım..
Ezberlediklerim var birde . ezberleyeceklerimin yanında fısıltılı söyleyeceklerim var kulaklarına .
Ve biliyor musun kadınım hatırlatacaklarım var ...
Cemaline doğacak yeni mısralar yeni satırlarım var .
Diyarlar ötesi yeniden doğuş , yeniden canlanış var ,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!