RİSALE-I (Nasılsın)
Sevgili Dilruba,
Nasılsın.
Bunun düz bir soru olduğuna inanırsan kırılırım. Bu sorum, seni baştan sonra tanımak için sorduğum gerçek bir sıra dışı bir soru. Yok sa, iyi olduğunu biliyorum. Sıhhat ve afiyettesin. Bunu görmenin mutluluğunu hep yaşıyorum. Zaten, senin iyi olmadığını hissettiğim zaman ben de iyi olmuyorum. Eğer ben iyi değilsem, biliyorum ki sen de iyi değilsin. İşte bundan dolayı kendimi iyi olmaya zorluyorum.
Dilruba,
Samimi olarak bilmeni isterim ki, sen benim için önemlisin. İsmin gibi şahsın da gönlüme esenlik veriyor. Sesin bir rüzgarın yaprakları salladığı gibi gönlümü titretiyor. Sen de biliyorsun ki, gönüller, sevdiğinin titretmesi ile ancak kendisine gelebilir. Sevmeyen insanın esenliği bulması ne kadar mümkün değilse, seven insanın da gönül titreteni olmadan esenliğe kavuşması mümkün değildir. Bundan dolayıdır ki, sen benim gerçek dilrubamsın.
Sana itiraf edeyim ki, ilk olarak ne zaman gönlümü titrettiğini tam olarak hatırlayamıyorum. Bunu affına sığınarak söylüyorum. Ama sen de takdir edersin ki, katmerleşen gönüller birden titreyemez. Nice kör kütükler vardır ki, en ılıman rüzgarların esintisine zamanında cevap veremezler. Ama nice ılıman rüzgarlar da vardır ki en kör kütükleri bile titretirler. İşte ben bundan dolayı senin ilk olarak ne zaman gönlümü titrettiğini hatırlayamıyorum. Ve gerçekten merak ediyorum ki, senin ılıman rüzgarların kör kütükleri harekete geçiren bu esintiyi nasıl kazandı. Bu yüzden benim için değerlisin, Dilruba.
Bugün seni fazla yormayacağım. Ama bana sabredebildiğin zaman aralığı içerisinde seni anlamaya gayret edeceğim. Bundan dolayı senden bir tek ricam var. Bana nasıl olduğunu tam olarak söyle ki, bana yardım etmiş olasın.
Kendine iyi bak.
Kayıt Tarihi : 6.9.2006 00:58:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (2)