Rıhtımda Öpüşmek Şiiri - Hüdai Ülker

Hüdai Ülker
213

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

Rıhtımda Öpüşmek

Körfezdeki öpüşmelerim dağların acısını dindirir,
Benim serüvenim orada kurşun yağmuruyla başladı
Dakikalar yağmurla birlikte yüzüme vurdu,
Cesetler serildi gözlerimin önüne
Sokaklar uzadı içime doğru, anılar belgelere yansıdı
Sonra, öptüştükçe o serin rıhtımlarda,
O dağların kemikleri mavileşti, cesetler ortadan kalktı.
Benim yokuşlarım ağaç yapraklarıyla ünlüdür,
O durgun tepelerden sahile iniyorum,
Bakışlarımı heveslerimden kaçırmadan,
Kanlanmış öpücüklerle uyandırıyorum yorgun denizi.
Bulutların gölgesindeyim, şakaklarım rüzgarlarda genişler
Nereye baksam yüzüme fakirliğim çarpar.
Eriyen etlerim sokak çocuklarının gecelerine ışık tutar
Çünkü çocuklar olmasaydı rengi sararırdı denizlerin,
Koylarda bekleyenler ölümle kucaklaşırdı.
Yağmurun atıştırması benim kırılmamış şevkimle oluyor,
Yıldızlar her gece bana sevda gönderir
Çünkü sevda çarşılarda çekiçlerin sesidir
Orada kavrulan leblebi sahilde şarabı uslandırır
Uzar yaz geceleri şarap suskunluğu sonlandırır.
Martılar limanda mavi kaderleriyle yalnızdır
Ben öpüşürüm kuytularda, kimse itiraz edemez
Öpüşürüm çünkü kavi bir rüzgar vurur ömrüme.
Kuru yüzlü saldırganlar o dağlarda bekliyor
Yağmurdan önce çekip gitsinler diyorum,
Onlar çekip gitsin, geriye kuşlar kalsın
O kuşlar öpülmeli çünkü,
Onlar öpülmezse yüzümüz yanar
Ve rıhtımda kuru bir mızrak sesi kalır.

Hüdai Ülker
Kayıt Tarihi : 9.7.2020 18:46:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hüdai Ülker