Rıhtım Gurbetçileri

Yaşar Turgut Bilgin
130

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Rıhtım Gurbetçileri

Bir adam
Üstünde bir entari
Sakalları uzamış
Merdivenden iniyor
Karısı, kızı yanında
Genç kız yetişkin
Terlikli ayağı çorapsız
Dikkat çekiyor kış gününde
Yanından geçenler ona bakıyor
O gelip geçene umarsız.

Bir Afganlı, bir Pakistanlı
Denizin kenarında,
Oturmuşlar
Balık ekmek yiyorlar.
Afganlı yirmili yaşlarda şair
Ailece yerleşmişler İstanbul’a,
Pakistanlı boya fabrikasında işçi
Dönecekmiş yurduna.
Yan masada iki komşu
Biri Rus biri Ukraynalı
Suriyeli bir kadın
Elinde bir kız çocuğu
Kucağında bebek
Geçiverdi masalardan
Yardım isteyerek.

Rıhtımda gurbetçiler
Her gün Boğazdan geçen
Gemilere bakarak
Aynı gün, aynı yerde
Muhabbet ediyorlar,
İskelede birlikte
Huzur hissediyorlar.

Rıhtımda gurbetçiler
Vapurlarda gözleri
Gidenler giderler de
Gelir mi sevdikleri?

Sisli puslu karşısı
Bu diyar bize yar mı?
Kubbeler minareler
Başka bir güzel var mı?

Fenerde güvercinler
Sıra sıra konmuşlar
Gurbetten haberciler
Bir tek onlar kalmışlar.

Göçmen kuşlar göklerde
Şekiller çiziyorlar,
Martılar çığlıklarla
Dalgaların peşinde.

Minarelerde ezan
Simitçi bağırıyor,
Düdüklerle rıhtımı
Kaptanlar selamlıyor.

Kulaklara okuyor
İstanbul bu sesleri
Üç defa İstanbul’sun
Sen İstanbul’sun diyor.

Bunlar son seferlerdi
Kapandı iskeleler,
Ümit mi Memleket mi,
Ufukta son gemiler.

Kümelendi dağıldı
Arkada neler kaldı
Artık gözükmediler
Rıhtımda gurbetçiler.

Yaşar Turgut Bilgin
Kayıt Tarihi : 6.11.2015 22:28:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Yaşar Turgut Bilgin