Resmi İğfal Şiiri - Karahan Ulusoy

1920'ler memleket yangın yeri;
Firavundan bozma put demokrasi saçıyor!
Dört yan seyyar mahkeme hepsi cüppeli cani.
Temyizsiz adam asıp, adalet dağıtıyor!

Mütecaviz firavna yeter mi yağlı urgan?
Irzına geçilmeli İslâm kokan kültürün.
"Kaldırın Elif-Ba'yı", "köhne çarşafı yırtın",
"Ne peygamber ne Kur'an, haydi silin süpürün".

Resul-i Kibriya'ya: "O bir Arap Uşağı"
"Vatan âşığı" oldu Osmanlı'ya sövenler!
"Soyunsun Ayşe Fatma, taksın batı kuşağı"
Firavun'un fermanı, uygulayın erenler!

Taharetten bi haber "batı modern medeni"
Günde 5 abdest alan "Mü'min gerici yobaz"
Rahmetle aratırsın O firavun dedeni.
Gördü mü bu topraklar senin gibi hokkabaz?

Çankaya bir meyhane hınca hınç ayyaş dolu.
Rakı bozmuş renkleri kıp kırmızı suratlar.
Livatanıza uygun Öztürkçe sözcük yok mu?
Susmalı mı Latife? Ölmeli mi Vedat'lar?

Tanrı uludur diye müezzinler uluttun.
Nasıl unuttun acep, "FELÂH" Arapça idi?
"Kur'an anlaşılmıyor" deyip halkı uyuttun.
Türkçeleştirirken söyle gayen ne idi?

Süzme faşist ülkeden devşir ceza kanunu,
Al medeni hukuku eş satan Avrupa'dan.
Laiklik ithal edip dinsiz ettin toplumu!
İnkılâbın adına "Milli" dedin, kolpadan.

İstibdad iftirası pelesenkti diline.
Sandıksız cumhuriyet senin kahpe icadın.
Vurdun mazlum halkın töresine dinine.
Nemrut'u, Firavun'u sen mum ile arattın.

Zihinlere "Hâk" diye zerkettiniz bâtılı,
Şu münevver millete merhamet etmediniz.
Mankurtlaştı milletim. Ne Doğu ne Batılı.
Ne idüğü belirsiz yığın peydah ettiniz.

Köpeksiz köydü ülke, değneksiz gezindiniz.
Boğulan körpe kıza kıyıda tecavüz ha?
Mezardan çıkartılıp hesap vereceksiniz!
"Karar idam, tanık bilahare dinlenir" ha?