ey dost! ruhunun derinliklerindeki nedir seni bu kadar yaralayan
bir yalnızlık türküsü müdür benim gibi içini kemiren
senin de içini yakan özlem midir en güzel aşkı arayan
yada duyumsanması ve söylenilmesi gereken
bir martının uçuşunda mı tutuyorsun gizli bakışlarını
Yalnızlığını,dur düşün,
Yalnızlığın;
Bir o kadar sana ait,
Bir o kadar herkesten,herşeyden uzak..
Geçici olduğuna inandığın,
Gerekli olduğuna ise inandırıldığın..
Sen kaldınmı,benim uzaklarımda,
Gündüzlerim karanlık,gecelerim zifiri,
Attığım adımlar ise tuzak bana...
Kar yağdımı,kapattımı senin yollarını,
Yağmurlar yağar,aynı anda,
Beni bana bırak,
Yağamayan bulutlar gibi kükreyim,dolanayım göklerde..
Yada bir türlü doğamayım,gizlendiğim bulutlar ardında..
Bırak yıldırım olayım,düşeyim en uzağına,yakıp kavurayım..
Yada bir kartopu olsun öfkem,sürüklensin,patlasın dağların eteklerinde..
Bırak beni,rüzgar olayım,estikçe eseyim,tozu dumana katayım..
Uykusuz geçen gecelerin sebebi sensin..
Sebebi sensin uyanmak istemediğim rüyaların..
Geç doğan sabahların da sebebi sensin..
Sebebi sensin yalnızlığın üstüne binen yalnızlığın...
Mutluyken bir rüzgarın yüzüme esmesiyle gelen hüznün de sebebi sensin..
Gökyüzünde uçan güvercinin kaybolmasıyla yine mahkum oluşumunda sebebi sensin..
Gözyaşlarım yine boğuyor da beni,
Farkettim,seçmediğimi ağlamayı..
Başımı yastığa koydum da yine bu gece,
Yanlızığı da istemedim ben,aslında hiç...
Seni her bulduğumda yitirmek; kaderim olmuş da,
Sensizliğe müebbet olmuşum,onu anladım dün..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!