Resepsiyonist Şiiri - Gönül Demir Spiker

Gönül Demir Spiker
16

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Resepsiyonist

Bir kış günüydü...
Eski bir otelin puslu, soğuk, kirli
Duvarlarından odama dolan şehvet sesleri kulağımda,
Çökmüşüm tek kişilik yatağa,
Ellerim suratımda
Sadece kendi hıçkırıklarıma adapte olurcasına
Ağlıyorum...
Ağlıyorum...
Ağlıyorum.
Cama vuran yağmur damlacıkları değiyor arada kulaklarıma
Ve bir de rüzgar.
Koskoca dünyanın içindeki
Küçücük bir otelin
Tek kişilik odasına
Yapayalnızım...
Tutunacak hiçbir şey olmayan kuyu duvarları etrafımda
Ben sadece kendi düşüşüme bakıyorum.
İçim acıyor ne demek
Bilir misin?
Ben bilmezdim
Ama söylüyorum
İçim acıyor
Vücudumun her bir milimine,
Milisaniyeler içerisinde
Sonsuz iğneler batıyor.
Çığlığım bile içimde kalıyor
O kadar canım yanıyor,
Sesimin çıkmaya takatı kalmıyor.
Umudu kesiyorum nefes almaktan
Ya da vazgeçiyorum...
Bilemiyorum! ! !
İşte o anda ufaktan bir kapı tıkırdaması.
Gözlerimden yaşlar yol almış koşuyorken
Kapıyı aralıyorum
Ve Sen...
Elinde bir fincan kahve
Seviyorsun diye getirdim diyorsun.
Sana soruyorum? ? ?
Beni o kuyudan çıkartıp
Yüce dağlara
Oradan salmak engin boşluklara...
Hangi duygunu tatmin etti acaba? ? ?
Resepsiyonist.

Gönül Demir Spiker
Kayıt Tarihi : 22.10.2016 15:45:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Gönül Demir Spiker