Zamanın örteceği çok şey vardı ama çoğaldı ölümlerden ölüm seçenlerden
Sonra sonra hepsini birden kürüyecek süpürgeler kopup geldi bir yerlerden
Henüz ad konmamış çocuklar vardı güney’de yıkılmış kentlerde aç susuzdular
Bizimkilere benziyorlardı iki gözleri iki elleri vardı ayakları çıplaktı.uykusuzdular
Korkuyu yüzlerine bulaştırmışlardı kara kuruydular.güneşi tanıyorlardı
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Devamını Oku
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gelmeni,
Rüyaların düşlerin rengi yoktu oysa ki.. Günahları da...
Darmadağın olmuş ruhlarında korkuyu bastırmaya çalıştır utançlarıyla...
Onlara bakan gözler utanmadı.. Ve duymadılar sessiz çığlıklarını.. Ölümler kirlenir miydi böyle... Kirlendi...Kızıl kırmızıydı...
Hepsinin kuyusu kendine derindi. Çok derin...
Yüreğim sızladı şiiri okurken...
Duyarlı kaleminizi duyan yüreğinizi kutlarım...
Sonsuz saygılar...
kutlarım tam puanla. ölümün adı yok yaşı yok rengi yok ölülerin üzerinde yürüyenler hep aynı egoistler ruhu kirli tacirler yükselirken insanı basamak yapıp ta çaktırmayanlar tilkiden kurnaz çakaldan yırtıcı sözde halkın aslanları. yazacak çok şeyi çağrıştırıyor şiir kaleme sağlık
Masumiyet bile vuruldu alnından!
Şiirlerin de avcıları varmış, bir türlü anlayamamışız 'avaz avaz' bağırmasından, oysa hangi şiirin kulağı kapalı, hangi şiir 'sivriliğini süngü bilir!'
Öyle bir zaman ki yaşadığımız.. 'Düşün ömrünüzden' deseler gönüllüyüz..
Sabaha yazacak ne çok 'amiyane' sözcük dizildi şiirinden sonra Necdet, anlatamam, anlatamam işte..
Kutlarım Kardeşim..
Günümüz acı tablosu gün ve gün içimizi kanatan,
Duyarlı saygın yüreğinize sonsuz saygıyla Necdet hocam...
her ölüm kıyamettir demiştim yıllar önce, kıyamet son hızıyla devam ediyor... duyarlı yüreği güzel şiiri kutluyorum, tebrikler necdet bey
Tam da bu gün... Tarihe not düşercesine. Şairin:
Henüz ad konmamış çocuklar vardı güney’de yıkılmış kentlerde aç susuzdular
Bizimkilere benziyorlardı iki gözleri iki elleri vardı ayakları çıplaktı.uykusuzdular
diyerek güneye, güneyin çocuklarına şiirler yazarken şair Ankara' nın kalbinde korkunç bir patlama oldu.Bilanço çok ağır. Şu an itibarı ile 28 ölü 61 yaralı. Şehit aileleri kervanına yenileri eklendi. Ocaklara od düştü.
Mat bir kızıllık vurmuştu alınlarına en hafif ya da en ağır rüzgarda üşüyordular
Baktıkları yön kan lekeliydi çöl toprağında gonca güldüler kuruyup düşüyordular
Ne fark ederdi kim oldukları.Nereli oldukları. Ne iş yaptıkları veya işsiz oldukları. Sonuçta hepsi candılar... Bizim insanımızdılar...
Evet... Ölümlerin rengi yoktur. Damardan akan kanlar da kişinin rengine akmaz. Hepsi aynıdır.Ve bunu en iyi şairler bilir.
Necdet Arslan o naif yüreğine bunların hepsini sığdırabilen ve yaşananların en ince ayrıntısına kadar farkında olan, bu farkındalığı şiirlerine en iyi şekilde yansıtan bir güçlü kalem. Ayrım yapmaksızın hepsine aynı sevgiyle yaklaşabilmek erdemini taşıyan bir şair.
Yaralı yerlerine doğrultulmuş namluların gölgesinde durmadan çürüyorlar asılmadan
Aslında şiirler türküler kadar masumdular yurtlarında vurulup ölüm kusturulmadan
Evet masumdular. Fakat ölümün kilosu, kantarı yok. Masum olanla olmayanı da ayırmıyor.
Kutluyorum değerli öğretmenimi ve çok özel şiirini. Saygımla...
Bu şiir ile ilgili 6 tane yorum bulunmakta