Pılı pırtı sığar da;
öyle kolay değil "sırılsıklam aşkların" valizini toplamak sevgili...
Ardından;
gölgen gibi seğirtir akıl bohçandaki anılar,
kaçarsın kovalar,
kovalarsın kaçar!!!
işte böyle arsız bir huyu var mazinin...
Hatta;
gideceğin yere,
senden önce varır serab-ı silüeti yaşanmışlıkların ...
Gitme kal;
hangi gönül yırtığını yamar ki yad'elin
ipliksiz iğneleri sevgili?
Vardığın yerlerde;
giydirdiğine dar gelir,
götürdüğün gönül gömleği cannn...
aşk kaç beden?
Hem;
hem giderken,
"dımdızlak bıraktım" sanır da insan;
aslında gidendir üryan...
Kararın kesinse,
kalın giy gönül sırtını,
üşürsün...
Sık sık,
uzun ve karanlık tünellere girer
hicran treni...
ürpertir "acı ıslık" sireni,
biraz da;
is kokar!!!
Binbir kördüğüm,
ilmeksiz sorular sorar meraklı yolcular,
tebessüm etme sakın,
"erişilmez kadın" tavrı takın,
etrafına da;
"bir sevdiğin var gibi" bakın....
Olur ya!!!
kimbilir,
belki de yalancı rehavet çöker üstüne,
"uyursun" ...
kasvet düşleri görüp de korkarsan;
hicran teri basarsa,
ilk istasyonda in;
ve,
arkana bak!!!
Elleri cebinde,
hali perişan,
pejmurde bir gölge görürsen,
O benim işte!!!
Refakatcinim...
Kayıt Tarihi : 27.12.2020 14:28:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Cemal Süreya kısaca diyor ki:
Gitmekle gitmiş olamazsın;
Gönlün kalır, aklın kalır, anıların kalır.
***********************************
Figani Usta da uzun uzun anlatmış bu duyguları harika şiirinde .
Tebrikler selam ile.
Doğru söylemiş Cemal Süreya, katılıyorum.
Evet evet, gitmekle gitmiş olamaz giden.... Gönlü de aklı da anıları da kalır usta... Harika bir cevabi yorum...
Peki başka bir pencereden bakalım mı?
Biz şairler her nedense bizden önceki şöyle veya böyle ün yapmış şairlerin sözlerini ezberimize, beynimize kazımışız adeta, dilimizden düşürmeyiz bir türlü, bu onları sürekli yaşatmaktır, yaşatalım mı? Evet yaşatalım, analım, lakin birşeyin de unutmayalım.
Nedir o?
Kendimiz ve şair arkadaşlarımızın mahirce şiirlerini gölgede bırakıyoruz, unutuyoruz, bir yerde kullanmıyoruz sözlerini...
Onları ise dilimize pelesenk ede ede bizlerin eserleri, sözleri gündemin devamlı son maddesine kalıyor.
Dikkatimi çeken bir örnek vereyim,
Bizim ülkemizde;Tatlısesi türkü diye okuyacak ve arka cebinden çıkartacak nice genç ve gizli yetenekte tütkücüler bilirim, bir türlü gündeme gelmeden heba olup gittiler. Çünkü kimse onları gündeme getirmedi.
Neden?
Çünkü gündeme devamlı Tatlısesi oturttu medya, bizler de hep onların türkülerini okuduk.
Demem şu ki; neden Melahat Çetinkaya şiirlerinden bir söz veya mısra ile örnek vermeyiz de hep Cemal Süreya deriz ki?
Bence senin veya diğer tanıdığım birçok şairin çoğu eserleri Cemal Süreya eserlerine 10 basar. Ama. gölgede...
Ben şahsen senin gibi mahir kalemlerin çok sözünü ön plana tutar taşırım, reklamını da yaparım.
Sen nadide mahir kaleminle harika ötesi şiirler yazarsın, cebinde de bir yığın para verip kitap basarsın ama meşhur olma şansın yoktur, diğer biri kıytırıktan süslü söz yazar medya elinden tutar, siyaset elinden tutar, sermaye sponsor olur ve meşhur eder.
Meşhur olduktan sonra da her dediği hit olur, "öksürse şiir sanarlar"
Bunları söylerken bin yıla damga vurmuş Aşık Veysel Şatıroğlu, Pir Sultan Abdal gibi asrın şairlerini tenzih ederim ve saygıyla anarım bu arada.
Çok çok teşekkür ediyorum saygın insan
Hürmetlerimle
Figani
TÜM YORUMLAR (1)