Seninle olamam isteme bunu
Kırdın kanadımı kırdın kolumu
Soldurdun yeşeren her umudumu
Pişmanlık faydasız çok kırdın beni
Sözüne birlikte atmıştık düğüm
Harap oldu şimdi bu gönül bahçem
Cennetin mey ini verseler içmem
Zehir i mey diye sunsalar seçmem
Kalbimi dağladı o güzel dilber
Seviyorum seni dedim ona ben
Çekiver sürmeyi gözün üstüne
Geliver gülleri takıp göğsüne
Dolayıp sarıver sevgilim diye
Kolların boynumda kalsın ne olur
Takıver saçına pembe gülleri
Kirpiğin gözüne ne kadar uymuş
Kaşların üstüne bir hilal olmuş
Kim bilir bakışın kaç gönül vurmuş
Beni de yürekten yaraladın sen
Seni görüpte hiç yanmayan mı var
Gizlenip saklanır sakin koylarda
Bilemem ki ne arar derin sularda
Bazende coşar deli dalgalarla
Vurur köpük köpük sahile gönül
Uçup gider bazen sanırsın buhar
Kuru dalda çiçek açar mı sandın
Özü yanmış yürek sever mi sandın
Kül olmuş ateşi yanar mı sandın
Yaşarken ölümü tadar gibiyim
Beklerim yağmuru üstüme yağsın
Bir kuru sevdadan çektiğim bunca elem
Yol vermez yar bana gönlüne nasıl girem
Dolandım dağları düşündüm yolun kesem
Niyetim yok aman peşini koymak için
Yalvardım hep ona zülfünü görem diye
Yıllar sonra bana gelen bahar sın
Tomurcuksun bir gün gelir açarsın
Sen bu sonbahar da nasıl yaşarsın
Girme sen gönlüme menekşe gözlüm
Ömrünün baharı gençliği yaşa
Sen olmadan zordur seni anlamak
Mümkün mü sırrının arifi olmak
Kim olsan gel dedin sana ulaşmak
İçin ne yapayım yüce Mevlana
Yolunda taşlara yüzümü sürsem
Dert nedir derman nedir aşk nedir
Saadet nedir şefaat nedir
Bu cennet nedir cehennem nedir
Müşkülüm budur bilen söylesin
Nedir Yusuf un kuyu manası
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!