İzmir demokrasi üniversitesi
Beni hatırladın mı?
Bir sevdayı yüzüne emanet etmiştim
Geceleri; sabahlara değil sana bağlardım
Her gidişin aklıma geldiğinde ağlardım
Yanında yüzünü döken beni hatırladın mı?
Silemedim seni daha.
Kabukları kaldırmalar aldı tüm zamanları,
Silmeye bu yüzden vaktim olmadı.
Ben unutmaya başlayınca seni —
Ki bu, senin beni unutuşundan asırlar sonradır —
Gidemem evden daha ondört yaşım
Ne bir yolluk var, ne taranmış saçım
Üzerimde duvaklı kefen
Bir düğünden kaldırılıyor nâş'ım
Kaç paraya gider? Yaşamamış küçük bir beden..
Sür şimdi gözlerini uzaklara
Kalbine dokunur mu bilmem ertesi sevda
Rehavet kapmış o kır , o kaytan
İnan kuru temiz ellerin
Hissediyordu inan içimdeki şeytan
O soğuktan çekerken seni
Bu şehirden ilk gidişim değil Roz
Ellerimde dikenler , unutmam rengini söz
Ağızdan bir defa çıkardı ayrılık
Bu şehire ilk dargınlığım değil Roz
Celladımın elindeki baltaya yeltendim
Gülüyordu
Öyle kuru kuruya değil herkes gibi
Kahkahasının her bir hecesinde gözlerim bu ana şahitlik etmenin mutluluğunu yaşıyor
Benliğim ona başkasının da şahitlik etmesinin korkusunu
O gülmüyordu derim; eğer diğer insanlar kendininkine gülmek diyorsa
Hatırlamıyorum en son kafamın ne zaman yastığa ağır gelmediğini
Mesela annemin beni en son ne zaman sevdiğini unuttum
Kim bana en son içten sarılmıştı, unuttum
En son gözlerimi heyecanla açtığım sabahı unuttum
Kim yemişti sahi ?
Mutlu bir aile kahvaltısındaki son lokmayı
Bir kaç saniye şahitlik ettiğiniz
Belki bir beyaz sayfada denk geldiğiniz
Ben
Ben kimin ?
Oyunlar oynardık seninle Roz
Ama sen büyümüşsün , nasıl ?
Uykularım kaçarken, almışsın uykularını
Saçlarını yakan güneş mi büyüttü seni ?
Yetmiş yıl diyorum sana Roz
Nasıl geçti ömür bir gün batarcasına
Sanki bugünü tek yaşarcasına
Ben onbeş olmalıyım fikrimce
Ağlamalıyım kanayan dizimin acısına
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!