yalancı sevdanın, ömrü de az olur,
tükenmez cilvesi, kaprisi naz olur...
sevince mevsimler, baharlar yaz olur,
verdiğin sözleri, ne çabuk unuttun...
dalımı kuruttun, boşuna avuttun,
Usandım eziyetinden...
Çekemiyom yar nazını...
Daha dün ilkbahardım...
Kış ettin gönül yazını...
gittiğin günden beri yas tutar,
bu şehir ve bu bahçeler bağlar...
ayazlar yokluğun nedenimi,
bir titreme sarar bedenimi...
uyan insanoğlu, gafletten uyan...
dümeni ayarsız, bu dünya yalan...
bırak boş işleri, at bir kenara...
doğrudan yana ol, ve hakka bağlan...
bir meçhule doğru, bilinmezlere,
her gün adım adım, süzülüyorum...
dört yanımı sarmış, boğuyor san ki,
keder kıskacında, büzülüyorum...
sana aleyhimde, kelam etmişler,
haberim olmadan, beni yermişler...
o seni unuttu, unut demişler,
vallahi iftira, yok öyle bir şey...
billahi iftira, yok öyle bir şey...
taze açan güldü diye,
açılmadan soldu diye...
mezar taşıma yazsınlar,
gün görmeden öldü diye...
kabrimi derin kazsınlar,
Bu vefasızlığın için...
Kavrul yan için için...
Kalmasın tutacak dalın...
Eziyet ettiğin için...
keder rüzgarları vurdu,
döndüm kuru yapraklara...
eriyen kalbim bedenim,
dönüşüyor damlalara...
bu benim halim durumum,
ibret olsun kalanlara...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!