Yollarına gül atan
Düşlerine renk katan
Gözlerinden fal tutan
Bendim işte o çılgın
Dudağını ıslatan
Alıç gölgesi arardık,
Taş değmeyen ayağımıza.
Uçsuz bir ovada yitirdim çocukluğumu
Kimbilir bir dikenmi takılmış,
Yoksa sürüklenip rüzğarla
Başka iklimleremi taşınmıştır
Nerden çıktı bu ayrılık
Neydi sebebi
Hangi sebep götürdü seni bu zelzeleye
Oysa ne gerek vardı
Önce güzelliği bırakmaya
Elinin tersiyle ittin her şeyi
Ölmeden tükenmiyor gönül yarası
Kimse bilmez gözlerin ağlıyor neden
Yuvasız kuşlar gibi gece yarısı
Kimsesiz sokaklarda sabahladım ben
Bir gün derdin nedir diyen olmadı
Bu vakitsiz gidişini neye borçluyuz
Kümsüyüz yoksa
Nerden çıktı amansız ayrılık
Nerden aklına geldi
BİR not yazar insan
Bir haber verir
Kahve köşelerinde sürünenlerin
Acısını anlarlar
Açlıktan ölenlerin
Açlığını anlarlar
Hırsızlık yapanların
Yokluğunu unuturlar
Ne gece bekler sabahı
Ne de taze bir ölüyü mezar
Ne de şeytan bir günahı
Seni beklediğim kadar.
Geçti istemem gülmedi,
Ellerin üşümüş küçüğüm
Çoktandır soğukta mısın yoksa
Bak yanakların kızarmış
Üzerindeki montun da yırtılmış
Yorulmuş gibi bir halin var
Neden oturuyorsun bu duvar başında
Okyanus kadar geniş yüreğim var benim
Gemiler demir atar limanlarımda
Balık avlar kıyılarımda balıkçılar
Bazen hırçınlaşır köpürürüm dalga dalga
Bazen zenğinleşir, yatarım derin uykulara
Bir gece yıldızların elinden tutarım
Bir gül yetiştirdim
Adını aşk koydum
Bakamadım soldurdum
Yine bir gül yetiştirdim
Adını sevgi koydum
Çektim kopardım
Ve öyle bir yetiştirdim ki
Adını ızdırap koydum
Şimdi yaşatıyorum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!