Saat kaçta?
Hangi gün?
Ve nerede belli değil.
Randevusuz ölüm.
Ne insanlardan korkar,
Ne gözdağından.
Ne silahtan.
Korkusuz ölüm.
Ardında ağlayan anası babası var umursamaz.
Ardında acıyan sevdiği var ruhu duymaz.
Ardında kalan yetim yavrularına acımaz.
Duygusuz ölüm.
Ne baharı bekler, ne bitmesini kara kışın.
Fark etmez ha ela, ha yeşil gözlerin, kara kaşın.
Ha Ayşe, ha Ali adın, önemsiz yaşın.
Adam seçmez ölüm.
Ne günahsız bebeğe, ne gencine acır.
Ne sevene, ne sevilene acır.
Ne zengini kollar, ne fakiri tanır.
Asla candan vazgeçmez ölüm.
Mahpus yatsan, hasta da olsan.
Dizlerine vurup ağlasan, saçını da yolsan.
Kürt, Türk, Ecnebi, Yunan’da olsan.
Ayrım yapmaz ölüm.
Ha cinayet, ha intihar, ha trafik kazası.
Ha köylü, ha şehirli, ha kendisi,
Amca, dayı, teyze, hala, ya ana, ya da babası.
Her nefis tadacak ölüm.
Kayıt Tarihi : 9.2.2010 18:35:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nihat İlikcioğlu](https://www.antoloji.com/i/siir/2010/02/09/randevusuz-olum.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)