Karla karışık yağıyordu bahar
Hava da da yine aşk kokusu vardı
Ne vardı yine aklıma gelecek şimdi durup dururken
Tam da yüreğim beton dökülmüş gibi oldu harika derken
Sırası mı Güneş açtırmanın, ot yeşertmenin, toprak kokutmanın yağmurda
serçe kanadına bağlanmış umutlarım çıka geldi bak
Sırçadan yavrular doğurduk
Camdan fanuslarda büyüdüler
İstemeden boca ettik herşeyi
tepelerine
Susamak nedir bilmeden
doyasıya içirdik
Şiirler gelmiyor nicedir
kulağımdaki müzik sustu
renkler dansetmiyor
kirpiklerimde artık
ufuk dondu
yeniden sevmeli
İstemek
arzulamak bir şeyi
ne hoştur
ummak, beklemek
bilinmiyeni
Hayal etmek
Karanlıktı
Bir an görünüp kayboldular
Nerdeyse
Şüphedeyiz
Gerçekten
Ordamıydılar?
İçimdeki ince sızıları toprakla karıp tarhlara attım
ben hafifledim artık toprak ana ağlasın.
Rana Yavuzer
22 Nisan'da bahçede
Falımda aşk çıktı
Desene hakikakatte yanlızlık var.
Zaten şu fal yok mu ya
Boşuna dememişler
Ne fala inan
Ne de falsız kal.
Sessizlikte
Duyma sen hala sesimi ve kendini
Dinleme
Uzaklardan gelen ama o çok bildik ninniyi
Zaman sen olma zamanıdır
Sen olman için ben
Tükenmedik,
Ne kışlar geçti dondurucu üstümüzden
Toz ve is karışımı kirlilik
Soğukta, karanlıkta
ve yanımızda her daim ayrılık
Her şeye evet demiştim
Uzaklığına ve soğukluğuna mesafelerin
Sessizliğine ve yanlızlığına gecelerin
Cılızlığına ve solukluğuna kelimelerin
Yine de evet derdim
Her şeye
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!