1984 AĞRI ELEŞKİRT doğumlu olup hasanpınar köyünde 6 çocuklu bir ailenin 3. çocuğudur ilk ve ortaokulu eleşkirt yatılı bölge okulunda okuduktan sonra cevre etkisi ve madi etkenlerden dolayı eğitim hayatına noktayı koymuştur bir süre çeşitli işlerde çalıştıktan sonra askerliğin hemen ardından evlendi hiç çocuğu olmadı şiire merağı kendini bildi bileli hep olmuştur yazmaktan çok okumayı sever ve dönem dönem kalemi eline alır ...
Adım adım sen gelirken ömrüme ...
Sağnak sağnak sevgi yağıyor yurduma her damlada sen düşüyor yürek topraklarıma
Üstüm başım sen olmuş buram buram sen kokuyor papatyalarım
Baharlar bakışlarında toplanmış
bütün güzellikler gülüşüne doluşmuş
Gece sen doluyor gökyüzü her bir yıldızda ayrı sen
Aşk bir madde olsaydı yasaklı olurdu
hem keyif veriyor hem acı çektiriyor
Aşk bir yol olsaydı
dönüşü olmayan yol olurdu
aşka düşen bir daha çıkamıyor
Aşk bir mevsim olsaydı
alışık değilim baba seni böyle
topraklara sarılmışken görmeye
ben seni hep dağ gibi duruşunla
heybetli bakışınla hatırlıyorum
sen bizi öyle kucağına alıp öpmezdin
başımızı okşayıp sevmezdin
Ben seni gökyüzü gibi, Her halini ayrı ayrı seviyorum
Her bir haline ayrı ayrı aşık olup şiirler yazıyorum
Gülüşlerine ömrümün bütün mutluluklarını sığdırıp hüzünlerinle efkarlanıyorum
Ben seni çok başka bambaşka seviyorum
Ben seni ilk bahar gibi seviyorum
Bir kadın vardı gülüşleri
dünyaya meydan okuyan
Duruşu yıllara kafa tutan
kimseye eyvallahı olmayan
Yürüyüşünde asalet
adımlarında vazgeçmişlik olan
Cam kenarına kurulu sandalyem
Odamın ortasında salınan ağaç gölgesi
Yüzümü okşayan ayın yorgun ışıkları
Karanlığı süsleyen yıldızlar
Her şey tastamam yerli yerinde ve olması gerektiği gibi
Ve sen geliyorsun gün batımıyla
Demekki vakit geldi gidiyorsun ...
Bütün sevinçlerini umutlarını hayallerini bir kenara bırakıp gidiyorsun
Geride kalanları gözlü yaşlı , körpe fidanları boynu bükük bırakıp gidiyorsun
Baharlar seni tutamadı bir zemheri soğuklukla gidiyorsun
Gülüşlerin fazla geldi dünyaya , bir derin ahla gidiyorsun
Merhametini şefkatini sığdıramadın cihana , yorgunluklarını yüklenipte gidiyorsun
Esmer tenimde neler gizli bilemezsin
Her gece vurulma korkusuyla yatağa uzanmak
her atılan kurşunda gözlerini yummak
saklanmak korkulara sarılmak
sabaha karşı uykuya dalmak
ve bir kez daha güneşi gördüğün için
Gitme deme şansımı yitirmişim yıllar evvel gel deme hakkım gasp edilmiş
Gözlerindeki yaşları silme umudum kalmamış tebbesümlerine ortaklık payım yok sayılmış
Ellerini tutma hayallerim çoktan suya düşmüş gözlerinde var olma imkanım elimden alınmış
Seninle gök yüzüne bakma fikrim heba olmuş yıldızlara gülümseme ihtimalim bile kalmamış
Ayrılık toplamış vazilimi elime vermiş seninle olma düşüncem bile tutuklanmışken ben seni yüreğimde yaşattım gitme ihtimalini ortadan kaldırdım tebbesümlerini hasretime ektim hayallerinle yürüdüm özlem yollarını bütün ihtimaller seni benden almışken ben seni gizli sevdim
GÜLOM
gülom hadi ver elini gidelim bu diyarlardan
bizi bekler aşklar sevgiler mutluluklar
bırakalım ardımızda dertleri sıkıntıları bize yük olanları
bırakalım ikimiz olalım kendimize bir dünya kuralım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!