Refah TORLAK / RETOR - 1950
Ramazan Manileri…/… 101
Geldim kapınıza durdum
Davula tokmağı vurdum
Okuduğum manilerle
Sahur vaktini duyurdum
Yollarımız burada ayrılıyor,
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
Devamını Oku
Artık birbirimize iki yabancıyız.
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet, her şeyi unutmalıyız.
Her kederin tesellisi bulunur, üzülme.
tebrikler..
:)
Asırların gerisinden tebessüm eden bir çehre manilerimiz.. Türkçe konuşan insanımızın ironik zekası ve neşesi. Refah Torlak Mani geleneğine özgün örneklerini oldukça doğal bir ruh haliyle katkıda bulunmuş.
Sevgilerle
EZBERİMİZDEKİ MANİLER
Edebiyatımızın en güzel örneklerinden bir şiir türü de mani’dir.
Maniler, bir milletin yaşayışını, geleneklerini, göreneklerini, kültürünü, hayata bakışını, birbirleriyle olan münasebetlerini, sevgi ve saygı güzelliğini, birlik ruhunu, gönül güzelliklerini; sevdalarını, öfkelerini, yerine göre isyanlarını ortaya koyduğu kısacık şiirlerdir.
Daha çok sevdaların ve özlemlerin dile getirildiğini görürüz.
Bu arada “Ramazan Manileri” de başlı başına bir kültür değerimizdir.
Bir yandan inançlarımıza ruh katan, güzellik ve nükte katan, bir yandan insanların duygularını okşayan, arada da iğneleyen, eleştiren kısacık çok hoş şiirlerdir.
Buradaki manilerde görüldüğü gibi 3. dize serbest, diğer 3. dize kendi arasında uyaklıdır.
İlk iki dize genellikle hazırlık dizesi, son iki dize söylenmek istenenin vurgulandığı dizelerdir.
Değerli Refah Torlak kardeşimiz düz manileri tercih etmişler.
Zaten ramazan manileri de genellikle bu tarzda söylenir.
Oruç tutanların rahat ve huzurlu uyanabilmesini sağlayabilmek için, ramazan davulcularının hem davulu ahenkli ve güzel çalmaları, hem de söyleyecek manileri ahenkli ve güzel söylemeleri gerekir.
Aksi takdirde teneke çalar gibi davul çalmak, çatlak bir sesle karga gibi gaglamak uyuyanı uyandırır belki ama çileden de çıkarır.
Huzura, rahata, inanca uyandırmak gerekir.
101. mani’de; ramazanın ve oruç tutmanın gönül huzuru verdiğinin imasıyla birlikte, sahur vaktinin geldiğinin yumuşacık bir ifadesi var.
*
102. ve 103. manilerde; kapısına vardığı kişinin uykusunun ağır olduğu vurgulanmış.
Başında davul zurna çalsan, ramazan topu atsan uyanmayacak cinsten.
Adıyla çağırırsan ancak uyanır.
105. mani’de; Bazı insanların cömertliğinden dem vurulmakta. Eli açık olanların kapısında daha fazla durulur, en güzel davul havalarıyla en güzel maniler söylenir. Uykusundan uyanan kişi, kendine söylenen gönül okşayıcı manilerle gururlanır, tebessüm ederek yatağından kalkar.
Eli açık, cömert ninem bol bahşiş gönderir de ramazan davulcusu memnun olma mı? Çene bir kez açıldı mı, davulun ahengine en güzel maniler eşlik eder.
Eh, bu arada methiyeler de dizilir.
115. mani’de; ramazanın özellikleri konu olmuştur.
Mahyalarda, minarelerde ışıkların yanması hem iftar vaktinin, hem de imsak vaktinin işareti sayılır.
116. mani’de; kapısından geçilmesini istemeyenlere bir dokundurma var.
Biz yolumuzda gidiyoruz. Özellikle senin kapına gelmedik. Evini arkasında çalıp rahatsız etmedik. Uyandırdıysak bön bön bakarak neden kızarsın?
Elbette bu tür olaylar da yaşanmakta.
Oruç tutmayanlar için, oruç tutmak isteyip de tutamayanlar için uykudan uyandırılmak biraz zor gelebilir.
İnan ki yüce Rabbim hepsinin kolaylığını veriyor…
GÜNÜN ŞİİRİNİ ve ŞAİRİNİ GÖNÜLDEN KUTLUYORUM.
Hepinize hayırlı ramazanlar.
Allah, tutuğunuz ve tutacağınız oruçlarınızı makbul ve dileklerinizi kabul eylesin inşallah.
Hikmet Çiftçi
30 Haziran 2014
“GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ”
Özledik geldi Ramazan
Bu yıl biraz uzun zaman
İlk günden sundu ikramın
Bir domatesle yaradan M.S
Vakit geçti doldu zaman
Kimde belli olmaz iman
Bir yerden gözüm ısırır
Hiç yabancı, gelmez siman . Maniler güzel olmuş. Arkadaşın kalemine sağlık
Bu şiir ile ilgili 5 tane yorum bulunmakta