Susma dedin ya
Nükleer başlıklı cümlelerim vardı benim konuşsam dünyan yıkılır, sussam zehirlenirdim
Sustum…
Çünkü her kelimem tuzdan bir hançer gibi yüreğine saplanıyordu ve orda kalıyordu
Bu durum senden çok beni mahvediyordu…
Buzdan kalbime girip eritmeye başlamıştın tam,
Ben giderken düşürüp kırmıştım, içindekilerle birlikte.
Ellerin üşüyordu da tutamadığım için eldivenlerimi vermiştim hani
O sırada;
Herkes özlediğine bakıyordu; sen denize, ben toprağa.
Sonra herkes helaline kavuştu; sen ona, ben toprağa…
Gidiyorum dediğimde nereye dedin ya,
Olmamız gereken yere demiştim
“Yürüyerek mi? ”dedin.
Ölerek dedim…
Eldivenleri vermek istediğinde durdurmuştum ya hani vedalaşırken;
Ben tutamadım ellerini onlar tutsun demiştim.
Kader demiştin ya sen;
Sen ona yazılıydın, ben öle yazılıydım.
Giderken dönüp arkama bakmadım;
Baksaydım bu şehri sel basardı…
Ramak kalmıştı…
Kayıt Tarihi : 10.2.2011 10:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)