Ramadan İle Telefon Konuşmaları Şiiri - ...

Avni Çakar
42

ŞİİR


4

TAKİPÇİ

*
ben bu günlerde hiç iyi değilim Ramadan
uykularımı delip yırtan bir gül dikeni bu
gözlerimi ayak uçlarıma iten tedirginlik
öğle ezanlarında ciğerimi burup bırakan yara izi
asma fidanı dibinde çoğalan izmaritler kadar bitmişlik

Tamamını Oku
  • Muzaffer Akın
    Muzaffer Akın 03.01.2012 - 11:02

    İçinde bir dev barındıran, mütevazi şairi ,içtenlikle kutluyorum..Doyumsuz bir eser.

    Cevap Yaz
  • Orhan Balkarlı
    Orhan Balkarlı 03.01.2012 - 10:41

    Yaşadığı hayat ve gerçeklikle ile bağını geçmiş üzerinden kuran bir şiir bu şiir.Şiir monoloğa benzer yapısından dolayı , Yusuf Hayaloğlu’nun Ah Ulan Rıza’sını, hatta Edip Cansever’in Ahmet Abi’si(Mendilimde Kan Sesleri şiirinden) çağrıştırıyor doğrudur.Ancak buradaki Ramadan, diğer iki örnekten farklı olarak şairin biraz kendisine sırdaş bildiği bir kişilik.O nedenle, diğer iki örnekte ki sitem sitayiş havası, bu şiirde daha çok bir hallenmeye iç hesaplaşmaya denk bir şey.


    Avni Çakar’ın çoğu şiirlerinde; bazılarında belirgin, bazılarında üstü kapalı olarak,gerçekle bağ geçmiş ve çocukluk üzerinden kuruludur.Ben bunu, şairin yok yoksun ve mutsuz bir çocukluk, mücadele içerisinde geçen bir gençlik evresi geçirmesine bağlıyorum.Şairin buradaki becerisi kişiliği üzerindeki bu geçmişin derin tesirlerini sanatına çok iyi yansıtabilmiş olmasında saklıdır.


    Şiirlerinde, şartların sürüklediği hayat serencamını Sinyali beyin deyimi ile babacan, arı duru ve samimi bir lisan ile dile getirir.Bu serzeniş ve şikayetten çok, herkes kaderini yaşar fikrinin yansımalarıdır.Özelde bu şiirin mecrası biraz daha değişik.Şiirin geçmişe ait çeşitli hatıraları iz bırakan olayları bünyesinde barındırmakla birlikte; aslında cevabını bildiği ‘’ben nerede yanlış yaptım?’’ sorusunu kendine soran bir üslubu var. Bunun yanında yaşadıklarımdan hoşnutum, benim sıkıntım işin işten geçmesi demekte şair

    Cevap Yaz
  • Orhan Balkarlı
    Orhan Balkarlı 03.01.2012 - 08:59

    Arapçada ‘’dad’’ denilen bir harf vardır.Bu ‘’dad’’ sesi Türkçemizdeki d ile z arası ama d sesine daha yakın ve kalın bir sestir.Dil dişe değdirilmek sureti ile çıkarılan, hafif bir z sesi ile, kalın d sesinin karışımı bir şeydir.Türkçe de Ramazan dediğimiz sözcük, aslında bu ‘’dad ‘’ dediğimiz harfle yazılır.


    Sözcüğün Türkçe’leşmiş hali Ramazan’dır.Ramadan, orjinaline yakın söyleyiş biçimidir.Arap dilindeki seslerin bazılarını Latin Alfabesi karşılamadığından böyle RAMAZAN şeklinde Türkçe’leşmiştir.Arapça tahsili görenler, ya da şair gibi bu inceliği bilenler bu şekilde RAMADAN diye kullanır.

    Cevap Yaz
  • Ülkü Şahin
    Ülkü Şahin 03.01.2012 - 08:47

    Arap Naci!

    Dünkü günün sayfasına benimle alakalı bir iki mesaj bırakmışsınız ki; içeriği bence hakaretamizdi!

    1) benim şair olmadığımı söylemişsiniz (!). Bu mesnetsiz iddianızı hangi kıstaslar muvacehesinde yaptığınızı merak ediyorum! Zira bu itham ettiğiniz kişinin, Sitede Cihat Şahin (Hak Şahini) ismine kayıtlı 1200 küsur şiiri mevcut! Ayrıca Damadım Bünyamin Demircan (İbn-i Türab) İsmine kayıtlı 50 civarında şiiri var. Yine; Ülkü Şahin (Abdullah Toroslu) ismine kayıtlı Yüze yakın şiiri mevcut! Ve yine Merve Demircan ismine kayıtlı 50 den fazla şiiri mevcut!

    Şiirlerimin mevzusuna gelince; Hepsinde de halkı şuurlandırmak esastır! Zira şiir demek şuur demektir! İşlediğim temalar da; Yaratılış gayesine matuf ve kullukla alakalı ve de; ahirete mütellik elzem konular işlenmiştir ki; bizim inancımıza göre şuurlanmanın meal-i hakikisi bu hususlara yoğunlaşmaktır! Sizin şiir ve şuur anlayışınız beni ilgilendirmez! Çünkü bu bir inanç mevzusudur ve sizin hangi inançta olduğunuzu ben hale tespit etmiş değilim! Sizi ben de muhatap almak istemiyorum zira, farklı kulvarlarda koşuyoruz ve farklı dilleri terennüm ediyoruz! Siz sıkıştığı anda bazı tarihi meşhur şahısların arkasına sığınıp muhataplarınızı tehdit etmeyi yeğliyorsunuz ki; bu da benim en nefret ettiğim bir tavr-ı aciptir!

    Netice Lütfen siz de benimle alakalı bir yorumda bulunmayın! Dün bana sataşmasaydınız size mertlikle alakalı o dörtlüğü yazmazdım! Sizi Evrim Nesimi Erenler'e havale ediyorum! Zira szin dilinizden bu sitede en iyi anlayan arkadaş bence o,dur!

    Cevap Yaz
  • Miyase Ekekon
    Miyase Ekekon 03.01.2012 - 08:40

    Sizin Ramadan'a iç döküşünüz, beğenmeyenlere bile ne çok ilham vermiş. Onlarda dökmüş içini...:)
    Günün şiirini seçene de teşekkürler.
    Beğendim. Tebrik ederim.
    Saygılar.

    Cevap Yaz
  • Perihan Pehlivan
    Perihan Pehlivan 03.01.2012 - 08:30

    ramadan bir muberek ayın adı yani ramazan. her nedense şair gelgitler içinde kalmış nerdeyse açlığı ülviyeti unutup sarı saçlı sevgilin hayali kahrolmuş. yanık bir sevda aşikar. bir günlük anılarını böyle dökmüş şiire belkide kendince hesaplaşmış. kalemine sağlık

    Cevap Yaz
  • Ülkü Şahin
    Ülkü Şahin 03.01.2012 - 08:04

    Her zaman söylemişimdir; İnsanın gayesi ulvi, say'i kudsi sevdası ak olmalı diye!
    Kara, kara sevdalara tutsak verilen zavallı gönüler,önce işte böyle kararırlar, sararılar, morarırlar sonra da her kelimesi, hatta her harfi mutsuzluk, umutsuzluk ve karamsarlık ilanıgibi olan bir terennnümat-ı acaibi kalemlerinden bembeyaz sayfalara aktarırlar!
    Günlerdir bu gibi yazıları okummaktan gınalar geldi! İçimi aydınlatan nur-u iman ve Kur'an da olmasa bu seratana benzer yazılar benim de ruhumu karartacak ve kalbimi yeisle ağlattıracaklardı.

    Efendim; Ben şuurumu bulandıracak, aklımı karıştıracak ve gönlümde sam yelleri estirecek bu tür yazıları şiir niyetine okumak istemiyorum! Ben; Başıma akıl, aklıma şuur, şuuruma istikamet, ruhuma inşirah, kalbime itminan verecek ve gönlüme sahib-i hakikisi olan Zat-ı Ehad-ı Samedi der-hatır ettirecek şeyleri muhtevi, saba meltemi gibi şiirler okumak istiyorum! Yukarıda yazılan tarzdaki
    ve muhtevadaki şiirleri okudukça çok merak ettiğim şizofreninin mahiyetini ve manasını ayn-el yakin tarzında öğrendiğimi görüyorum!

    Seçki kurulundan ricamız; Lütfen,bundan böyle; enine, boyuna ve küllü huyuna kadar şiire benzer şiirler seçip müştaklarına takdim edin ve bizleri bu hususta tam tatmin edin! Sizlerden bunu bütün samimiyetimizle istirham ediyoruz!

    Saygılar ve hayırlı çalışmalar.

    Cevap Yaz
  • Hasan Büyükkara
    Hasan Büyükkara 03.01.2012 - 02:21

    gerçekliği bozmadan, gerçeklikten uzaklaşmadan, realistik bir mekan duygusu içinde , sonuna kadar bir duyarlık var dizelerde...Bana en çarpıcı yönü bu olarak göründü..

    babacan bir tavır ve üslup bir de...Ah ulan rıza ile birleşen tarafları da var çok çok ayrılan tarafları da

    saygılarımla

    Cevap Yaz
  • Tayyibe Atay
    Tayyibe Atay 03.01.2012 - 00:24

    bu şiiri sesli okumak gerekiyor bence...ben denedim,,,kendimle konuşuyorum hissine kapıldım açıkçası...ve Ramadan-ları Ramazan diye okudum nedense!:))tanıdığım ve gönülden sevdiğim bütün adamlar Ramazan oluverdi valla:)))))))oysa yok böyle birileri...olsa,böyle yazar mıydım hiç!..gerçi yazsam da,kime ne!..nasılsa sevdiğim ve iyi bildiğim bütün adamlar,binip gitmiş Urfa atlarına:)))))Kemal hocam öyle demiş,ben onun yalancısıyım işte...bu arada,Kemal hocama hatırlatırım...o iyi adamlar hep olacak...kötü adamlar da olacak...hani kadınları hırpalayan,döven,taciz eden,öldüren adamlar var ya,işte onlar da olacak!..dünya böyle...

    bir iyi
    bir kötü
    bir güzel
    bir çirkin
    bir uslu
    bir çılgın
    bir aklı kıt
    bir aklı tamam
    dolduracak dünyayı
    ki
    boş kalmasın dünyanın ağzı!..

    'şekerli ekmek' demiş şair...şiirin en çok burası dokundu bana...şeker değil,tuz eker yerdik ekmeğimize,bize şeker gibi gelirdi!.ne yokluk!..ya şimdi?..şimdi şekeri yiyoruz tuz yerine!.

    alacağın olsun be dünya!..

    kutluyorum saygıyla...

    Cevap Yaz
  • Orhan Balkarlı
    Orhan Balkarlı 23.12.2011 - 11:41

    Dikenlerini seveyim şair.

    Sarı füme bıyıklarınızın altından gülmseyişiniz yansımış şiire.

    Beylik özgün biraz kendi standartlarını zorlayan bir Avni Çakar şiiri.

    Cevap Yaz

Bu şiir ile ilgili 50 tane yorum bulunmakta