İnce, ince,
Yağmur yağıyor dışarıda,
Şimşek çakmıyor,
Gürleme de yok.
Yıldırım sesleri,
Duyulmuyor.
Hiç böyle olmazdı,
Akdeniz'de,
Nisan yağmuru.
Baharı getirdi,
Gece yarısı,
Parıltılar,
Gürlemeler,
Karanlığı yarardı,
Fırtınayla karışıp,
Oluk gibi yağardı.
Tanıyamıyorum,
Nisan yağmurunu.
Geçmişinden eser yok,
İçin, için yağıyor,
Kalbe akan,
Gözyaşı gibi.
Sessizliği süsleyen,
Ürkek damla sesleri,
Hüzünü nakışlıyor.
Sevinç olurdu,
Duyan yüreklerde,
Yağarken uyandırırdı,
Böyle olmazdı,
Akdeniz'de,
Nisan yağmuru.
Bulutlar yüksek,
Damlalar minik,
Çok yoğun,
Ama ürkek,
Rahatsız etmemek,
İster gibi.
Nisan yağmuru değil,
Geceleri ıslatan.
Savaşta ölenlere,
Gökyüzü ağlıyor.
Hadi ıslanalım,
İliğimize kadar,
Üzerimize,
RAHMET yağıyor.
(Irak işgalinin ardından)
Süheyl TürkoğluKayıt Tarihi : 13.1.2005 02:23:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!