*On Bir Ayın Sultanına’ ithaf olunur…
Ne zamandan beri bekleniyordun,
Ey kanatlanma ikliminin habercisi!
Nefsim! ‘Yanma vakti’ mi diyordun?
İşte geldi, kalplerin incisi…
Hoş geldin acıkmış gönüllere,
Düştün yine, sevgi dolu dillere.
Güneş gibi doğdun üzerimize şükür,
Kavuştuk yine, o doyumsuz renklerine…
Bedenlerimize girdin ruhunla,
Tövbe kapılarını açtın sonuna kadar.
Esenlikler rüzgârı esiyor sürurunla,
Günahını temizleyen ruhlar bunu tadar…
Sendeleyen ümitlerimizi yeşerttin,
Bereketin ile akıyor hep iman şerbetin,
Diyorsun mesajlarında her an:
‘Yönel Rab’bine, iyi olsun akıbetin…’
Hata yaptık o kadar esefle,
Günaha girdik hem de diz boyu,
Mağfiret diliyoruz, tüm nefesle,
Bekliyor, Ramazan denizinin af koyu…
Rahman-ı Sonsuz… Olunmuyor O’nsuz,
Tanımıyorsak Mevlâ’mızı, bilin ki yokuz,
Tabi isek O’na, ne mutlu ruhumuza,
Yüce Rezzak; doyurur, ihya eder kusursuz…
Daralınca, sıkışınca, umutsuz kalınca,
Yetişir hemen kuluna Ya Rahman,
Mesuliyet yükü ağır, zaman da azalınca,
Koşuverir bize, bereketli Ramazan…
Her rengin kuşkusuz, kalplere ufuk açıcı,
Manevi bir dinamik, ‘Mesir’ gibi şifa saçıcı,
Doyumsuz renklerine aşığız, aşinayız,
Doyur bizi YA RAMAZAN! Oldun, başımızın tacı! .. 0
3.08.2011 - MANİSA
Kayıt Tarihi : 10.2.2016 19:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ramazan hürmeti için...
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!