Rahman'ın Şefkatinden Sual Olunmaz

Yağmurdan evvel yoğun bir kasvet,
Sonra birden iniyor yeryüzüne rahmet...
Sen yeter ki inen rahmete şükret,
Rahman'ın şefkatinden sual olunmaz...

Fırtınalar sarsa dört bir yanını,
Göremiyor olsan da bugünü ve yarını,
Duymuyor sanma gök kubbe ahını,
Rahman'ın şefkatinden sual olunmaz...

Gökkuşağı yağmurun ardından çıkar,
Gökyüzü kolaylıkla türlü renge boyanmaz...
Güneş kara bulutların ardından doğar,
Rahman'ın şefkatinden sual olunmaz...

Derde düçar olunca yok isyanın gereği,
Hikmetine mazhar oldun belki de gönderenin...
Gafil olma, farkında ol hediyenin,
Rahman'ın şefkatinden sual olunmaz...

Tohum ağaç olmak için çatlarken ortasından,
İnsan çile çekmeden feraha ulaşamaz..
Asırlık çınar doğar tohumun duasından,
Rahman'ın şefkatinden sual olunmaz...

İnci sancı mahsülü, bunu sakın unutma,
Yüreğindeki gülü, gözyaşınla kurutma..
Ağlamakla mutsuzluğa çare bulunmaz!
Rahman'ın şefkatinden sual olunmaz...

Varsın dünyan alt üst olsun,
Belki de altı üstünden evla...
O'nu bulmaya niyet edersen,
Yarı yolda bırakmaz seni Mevla...

Bu fakirin onca sözle anlattığı,
Selamet yolunda birtanecik hakikat...
Başa gelen hale isyan olunmaz,
Nefsini terbiyede böyle nimet bulunmaz...
Rahman'ın şefkatinden sual olunmaz...