Gecenin bir yarısında
Yalnızlıklar çarşısında
Gözlerinin karşısında
Duruverdim gitmem artık
Düşle gerçek arasında
Köpek öldüren şaraplarda teselli aramadım
Berbat halimi göstermedim kimseye
Hep ilk yaz güneşini tuttum içimde
Tevekkül içinde.
Uykuda yakaladım yıldızları geceleyin
Mevsimlerden karnı burnunda gördüm sonbaharı.
Dağlara usulca kar yağıyordu.
Yağmurlu akşamlarda tren garlarına gittim.
Yalnızdım kalabalıklara karıştım peronlarda.
Ölüme yolculuk yapar gibiydim,üşüyordum.
Islık sesiyle irkildim sürgünler yemiştim.
Hayat akıp giderken mecrasında
Sular durgundu.
Denizler alev oldu birden,
Eridi babam günden güne,
Gül kokulu bir mumdu.
Kara bulutlar ağırlaştı,
Kelebek kovalardık bahar mevsiminde.
Rengarenk kelebeklere dayanamazdık.
Biz de kelebekler gibi özgürdük.
Gidersen eğer kendimi yıkacağım
Çünkü ben seni
Uçurumlarda
Tehlikeli ve derin uçurumlarda
Narin bir kelebeğin
Azerbaycanlı!
Gecemiz pek şanlı.
Ay kuzum
Ölüm bize nişanlı.
Beş min ildir govğalarda
aşk taze bir kar mıdır eyşan!
gün vurunca eriye
yoksa zehir midir verilen
damardan içeriye.
katıksız aşklar gördüm de eyşan!
Bir ayrılık acısıdır
Gamzelerinde duran.
Gecenin incisidir.
Kirpiklerine vuran.
Koynumda sakladığım
Bir türküdür hatıran.
Bu yıl Aziz mezun olmuş
Sınıfın tozu üstüne çökmüş.
Tarayıp saçlarını rüzgara vermiş
Güneşi çekmiş sırtına koymuş
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!