Beyaz örtüye çiziliyor yüzün
Kömürdür gözlerin, tamamlar resmi
Asıl ressamdır seni bağışlayan
Çıkarıp da gönül Sahra'ma yerleştiren
Susuz kalmış göğü yağmura boğan
İnciniyorum bu çağda
Uçurtmalar uçmuyor eskisi gibi
Martıların sesi kısılmış ne zamandır
Vapurların çığlıkları yetişmiyor Galata'ya
Nedir bu sessizlik, bu ölü toprak
Kimindir bir türlü dinmeyen selâlâr
Neyin nesidir tüm bu törenler
Korkutuyor beni bu kapkara kitaplar
Kenarlarına kan bulaşmış mektuplar
Kaldırımları yalnızlaşmış şehirler
İnciniyorum bu çağda
Dudaklarına yaslanmak istiyorum
Öpmek istiyorum doyumsuzca
Çağın korkularını sığdırmak istiyorum koynuna
Ellerin açılsın gökyüzüne uzunca
Dökülsün yeryüzüne merhamet suları
Beslesin yüreğimdeki nehirleri
Sakınıyorum seni her yıldızdan
Yağan her kar tanesinden habersiz kılıyorum
Her yağmur yağdığında buğulanan camlara çiziyorum
Başında bekliyorum dindiğinde
Silinmesin istiyorum, kaderle inatlaşıyorum
Korkunçtur bu arsızlık, bu telaş
Saklan bana ey Berfin'im, kal yüreğimde sessizce
Örteyim üzerini asırlar boyu
Korkma! Hiçbir güneş söndüremez seni
Asıl içimdedir ateşin, ışığın
Sarıl bana ey saray kokusu! Sarıl da terk edelim bu soğukları
Kayıt Tarihi : 25.8.2022 17:20:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!