sineme cekildim
sahtekar bir kadınım ben
dertlerimi hoyrat bir kadehin içinde biriktiriyorum
su içiyorum içim temizlensin diye
bir faydası olmuyor
ne kadar cam varsa kırıp geçiyorum
İnsanları seyrediyorum
Aşağı yuvarlanıyor Alice, tavşan deliğinden
Kaçıncı eksikliğim, kaçıncı eksikliğin?
Yazık ediyorum günbegün sevgime
Ekim ayında parlak güneş başımın üstünde
Çam ağaçları enstrümanını çalıyor hazince.
bugün ölmek için can attım
hatta öyle can attım ki hayatın bütün faullerini önüme donattım
umursamadım kalp kırıklıklarımı
kırdıklarım içimi kemiren
kemirdikçe de hişsizleştiren
kargaşanın eteğinde ensest bir ölüm
irite edilmiş yalnızlıklar ayaklanmış
toprak ana çocuğunu bağrına basmış
ertesileri uykusundan uyanamamış
vakit çoktan yalnızlığı geçti
hikayenin neresinden bakarsan bak
her türlü paramparça
ve bu kırılmışlığın intiharı
omuzlarımın üzerinde
ne kadar hissetmesem de derini
Hekimlerce hor görülen
Bir illeti yedim gizlice
Sabahında hastanedeyim
Oturuyorsun gözlerimin önünde deri ceketle
Yılların sevgi borcunu omzumda biriktirirken
Karşımdasın ekseriyetle
Ekmekleri koynuma koydum
Koynumun etekleri dar
Camdan cama harp var
Ah bu yağmurlar
Yarından sonra gidiyoruz!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!