Evinin duvarları ağaçtandır,
Uçuk sökük dahmadır (1)
Zikr edir evinin yarıçürük duvarları akşam seher,
seher-akşam
Rabianın dili sözden kalanda.
Bakışları ilişib ağaç çürüğünün bir kırıntısına
Direnip zamanın sonsuzluğuna, sükutun ilmesine
Açır, açır kapılarını sirri mübinin.
Susan gözleri zikrin dalgalarında hal-hal makam tutunca
Açılır kilidi su olan damların ağzı.
Yahu
Bu dahmanın duvarları seslerin mengenesinde
Sıkılıb sıkılıb bir hu oldu.
Dilinin üstünde Rabianın şeker oldu, qend oldu.
Bu sözün ceddine, kaddine Rabia bar oldu, bend oldu.
Paltar oldu, et oldu, kan, can oldu Rabia bu sözün nefsine.
Sönmür güneşin dalınca,
Çapmır canının acı kılıca.
İki göz, bir dili kalınca
Uzanır zikri Rabianın.
Yahu
Zaman geçmişe, indiye bölünmekden uzak,
Gece gündüz bebeyinin gilesinde
Zikrin selinde
Elinde
Tesbihin dağılmış taneleri
Aşıp-taşır avcunda çözülmüş sırlar.
Yahu
Kıdem kıdem gidem gelem
Tesbih taneleri üstünde.
Aram- aram varam- varam
Rabianın dahmasına.
Dahma-kulübe
Ayişe NebiKayıt Tarihi : 31.5.2017 16:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!