-Hiçbir kapı yoktur Sen’den
Ve Sana duadan gayrı…
........
.
Kumaşımız Sen’den, terzimiz Sen’sin,
Ta El-est’den beri arzumuz Sen’sin,
Zalimin zulmüne gürzümüz Sen’sin,
Düşküne, düşmüşe tarzımız Sen’sin…
.
Rabbim,
Sana layık kul eyle bizi!
Güzel sancağının şanlı yolunda
Duman eyle bizi,
Kül eyle bizi!
Rabbim, Sen’in yolundadır,
Şol ölüşün güzelliği,
Rabbim, sözle anlatılmaz
O gülüşün güzelliği
Yere karanfil karanfil
Dökülüşün güzelliği! ..
.
Rabbim,
Bize bir muştu verdindi
Sancağını yükseklerde taşıdık,
Yeryüzünü gül eyledik!
Ne sıratındı bizi korkutan,
Ne cehennemindi,
Senin sevginle çarpan yüreklerimiz
Rahmetinden emindi!
Muştuladığın ülküler peşinde
Zulmün karanlıklarını
Deldik mızraklarımızla
Güneş gibi parladı çağlarca tuğlarımız
Gülbang-ı Muhammedi aşkına
Senin yollarında yürüdü
Başbuğlarımız! ...
Rabbim
Yine güç ver, kuvvet ver bize
Kerem et gönlümüze
Peygamberin öğündüğü
Erler, sultanlar olalım,
Sen’in uğruna ölen
Canlar olalım! ...
.
Rabbim,
Dinsin içimizde şu vesveseler,
Yine yükselsin davudi ezanlarla
Selimiye’ler,
Gökmedrese’ler! ...
Bize Hakk aşkını sunsun
Şu gümüş sağraklar,
Altın kaseler! ...
Rabbim,
Şu tekbirler ve şu nal sesleri
Sen’in ordundan geliyor,
Sen’in ordunun bu asmalardaki
Altın keseler! ...
.
Beni can civan ettin o bir damlacık sudan
Kurtulup gelebilsem nefis denen pusudan!
Şu çağın “dev! ” gördüğü cücelerden usandım,
Ve Sen’i solumayan hecelerden usandım!
Rabbim, şu asfalt yüzlü gecelerden al beni,
Beni ocaklara koy, bacalardan al beni! ...
.
Rabbim,
Sen’in sancağını taşıyan ordular
Şimdi hangi sulardadır?
Destan destan yaşayan ordular,
Hangi pusulardadır?
Rabbim,
Yere insin Kehkeşanlardan
Yıldızlarımız! ...
Yine Fatih’ler doğursun
Genç kızlarımız! ...
Yine fetihlerle gelsin
İlkyazlarımız! ...
Rabbim,
Deste kızıl güllerle
Bezensin nevruzlarımız! ...
Sen’in aşkınla inlesin
Kopuzlarımız! ...
Kurt başlı tuğlarını gersin
Görklü mabedlerine
Mahmut’larımız,
Yavuz’larımız! ...
.
Rabbim,
Gönüllere kurduk Kabe’lerini! ...
Sezar’ın elinden alıp
Bizans harabelerini
Mevlana Mevlana
Yunus Yunus
Gönüllere kurduk Kabe’lerini! ...
Dağ-u taş okur şimdi
Kitabelerini! ...
.
Rabbim,
Şu kara katranlı Basra,
Bir kızıl kan gibi
Şakladı asra!
Rabbim,
Bu nice başlangıç
Bu nice son?
Öyle zalimler geldi ki Rabbim,
Kıskandı Neron! ..
Bu silahlar napalm,
Bu silahlar mavi gökyüzünde kızıl kor!
Bu gülüşler atom,
Bu bakışlar fosfor!
Bu çağ kara
Bu savaş zor! ...
Rabbim,
Çatladı alnımızda ar’ımız,
Hangi nevruzda saklı baharımız?
Hangi gökyüzünde yıldızlarımız?
Kalkmaz mı, uyanmaz mı
Seni kuşanmaz mı yeniden ordularımız?
………..
………..
(Korkut Yüreğimden Sayıklamalar’dan- sayfa, 102, Durmuş Kaya)
Durmuş KayaKayıt Tarihi : 28.4.2006 21:27:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Durmuş Kaya](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/04/28/rabbim-18.jpg)
Duaysa bu...
Fethetti yüreğimi doğrusu...
Yine Fatih’ler doğursun
Genç kızlarımız! ...
Yine fetihlerle gelsin
İlkyazlarımız! ...
Rabbim,
Deste kızıl güllerle
Bezensin nevruzlarımız! ...
Sen’in aşkınla inlesin
Kopuzlarımız! ...
Kurt başlı tuğlarını gersin
Görklü mabedlerine
Mahmut’larımız,
Yavuz’larımız! ...
EN SEVDİĞİM ŞİİRLERİNİZDEN ABİM
KALEMİNİZİ DAİM ETSİN
O YÜCE RABBİM
SELAMETLE KALINIZ
TÜM YORUMLAR (6)