Puslu bir gecenin sabahındayım,
Ne gördüğüm bir canlı
Ne de bildiğim bir can var çevrede...
Günü bitiren gecenin,
Güneşin yerini çalan karanlığın,
Dumanlarının raksıyla zifirileşen
Demir yığının canı mahfettiği
Yüreklere acı çökelten..
Puslu bir gecenin sabahındayım
Etrafta barut, yıkım kokusu
Yürekte can namus korkusu
Çehrelerde acının kabusu
İnsanlığın çareler içindeki çaresizliğiyle
İnsanlığı paramparça yıkan
Puslu bir gecenin sabahındayım
Ne bir adım atacak takat,
Ne de ağlayacak bir damla kalmış,
Etrafı çöl deryaları
Etrafı sonu görünmeyen bir okyanus sarmış
Viran devranının kurulduğu
Acımasızlığın gün bulduğu
Puslu bir gecenin sabahındayım
Suçsuz yürekler dev bi savaş meydanına mahkum
Vicdanların sustuğu
Sebepsiz bir nefretin savaşına mahkum
Anlayışsız bakan gözler acıya mahkum
Unutulmayacak bir savaşın meydanındayım
İzini silemeyeceğim gözlerin azabında
Puslu bir gecenin şahitliğinde
Suskunluğa mahkum bir harabeyim
Puslu bir gecenin sabahındayım
Kahroluşun pençesinde
Suçsuz ve suçlu
Karanlık bir zindanın kanla renklendiği
Geç doğan bir güneşin ızdırabındayım....
Kayıt Tarihi : 7.4.2007 15:42:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Savaşlar olmasın bu dünyada,,, Çocuklar savaş kabusuna maruz kalmasın... silinmeyecek izler kalmasın hafızalarda... İnsanlık yıkılmasın Sessiz kalmayalım nefretlere ihtiraslara Savaşlara sesimizi yükseltip barışı sunalım Savaşlara hayır

Evet...Savaşlar olmasın.Asla olmasın.
SEVGİ VE SAYGILARIMLA
TÜM YORUMLAR (3)