Sanal sarımsı bulutlardan sıyrılı
gözyaşları, sudaki haleler ve sinüzoidal
dalgakıran ruhların sönümlü bakışıklığı
kararan ufukları utandıran yangın
ama 'ama' kelimesini kaybetmiş lisanlar kadar anlamsız
bir savaş var uzakta,
bir savaş..savaş kadar aptalca
bombaları iniyor postal rengi saatlerin, ve gece
zaman boyutlarında kırılıp gitmiş bir yere
savaş evliliktir nede olsa
oysa
sanal sarımsı bulutlar...
bakarsın bekarsan..
bekarsın bakarsan..
bu dem bakmaların tonu toz duman
boşver
çıkar anlamı çıkarsız kalsın lügatler
kararmak istediğin zaman kararmak kadar kolaydır
sanal sarımsı bulutların sıcak
hülyalı bakışlarına sarılmak
ya bir peştun kız çocuğu
new york lu itfaiyecinin şapkasını giyerse
Daha mı zor olurdu gökleri saçlarınca kızartmak..
ya onun savaşı değilse bu
kelepçelesek füzeleri, tetiğe basan ele
ne zor olurdu ne ağır
acılı bir cevaptır ölüm
yolcuyla teröristin kaynaşmış bedenlerinin
havada asılı kalmış buhuru
acelesizce karışırken atmostere
sanki afganlı bir kız çocuğu bekliyordu
medeniyetlerin savaşımıydı bu
savaşlarının medeniyeti mi
hangi savaş doğrudur ki
hangi savaş onurlu
Cafe Prestij de akşam
biranın sarışın ışığı
bomba şavkınca anımsattı
ve kabarcıkları sanal sarımsı bulutlar..
21. asrın ademi ne anlarki
savaşma seviş cümlesini yazmıyor müfredatlar
savaşmak sıvışmaktır sevişmekten
sevişmek savaşmaktır savaşla
sarışın sanrıları yaşamalı bu sıvışkan ruh
savaşın figürleri yerine düşleri seçmeli
tüm insanlık yerine
tek kişilik o güruh
teröristle borsacı
itfaiyeci ile kız çocuğu
herkes kurban gibi
herkes zanlı
herkes zamansız
itfaiyecinin kolları tombuldu
kız çocuğu daima cılız
alfa ve omega, ve başlangıç ve son
alfabeye yeniden başlayacak
eskimiş bir dünya eprimiş bir uygarlık
kimdir faili kimdir tetiği
kimin için ki bu hengame
kimin kime mirası olmuş
evveli ve zahiri gibi
Bush'un oğlu Usame
Usame bin Bush...
Sanal sarımsı bulutlardan sıyrılı
gözyaşları, haleler, hayalleri
ve o sönümlü sinüzoidal ruh
duymaz ufuklara der gibi
savaşma savuş...
savaşma sıvış...
savaşma seviş...
(8/10/2001 Prestij Cafe)
İsmail Erkan TolayKayıt Tarihi : 29.8.2002 16:31:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!