“ Günaydın! Sevgili dünyam, günaydın sevgili insanlar! , günaydın! Tabiat, börtü böcek, çiçekler, ağaçlar, kuşlar ve ismini hatırlayamadığım varlıklar. Hepinizin günü aydın oldun. İçiniz mutluluk dolsun.”
Belki de mutluluğun sırları bu sözlerin ve seslenişin altında olmalı. Hayata bakış açımız. Kendimizle olan barışımız. İnsanlarla olan iletişim yöntemleri. Hitap şekli. Yüzümüzdeki gülümseme.
Ben her zaman yaşantımda, pozitif düşüncenin bizi iyi yönde etkilediğini düşünen insanlardan biriyim. Bir topluluğun içine girdiğimde, önce selam veririm. Sonra, gözlerim çevremdeki insanları tarar. Onlar kendine yakın gözleri mutlaka bulur. Başka bir şey yapmama da gerek yoktur aslında. Yüzümden gülümsemeyi eksik etmemeye çalışırım.
Bana karşı fevri bir hareket gördüğümde ise sinirlenmemek için, içimden ona kadar sayarım. O arada sinirlenmişsem bile geçecektir.
kızıl kızıl dağılıyorsun elimde kalıyor iki nokta
atıp kırmızı bir gül kalbimin tam ortasına
kaçıyorsun mevsimlerden mevsimlere
tahtı çalınmış bir padişahım oysa
kayboluşunu arayan hesapsız yolculuklarda
Eserinizi okurken,çalıştığım yıllara gittim.Arkadaş memur amir ilişkileri bir an geçti gözlerimin önünden,güzel yıllardı,kimseyle problemim olmadı,ama hep yüklenen ben oldum:) Şikayetçi de olmadım:) Ha bayan çalışanları da hep korudum.Onların abisi oldum.Çünkü onların yükü ağırdı.Çoluk çocuk,ev işleri,mesaisi,ağırdı ve helal hoş olsun,şimdi huzurluyum ve vicdanen de rahatım.Onlarda abilerini hiç unutmadılar sağ olsunlar.Yüreğinize sağlık.Nostalji yaşatınız.Saygılar sunuyorum........
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta