Ebû Hüreyre radıyallâhu anh, Allah Resulü’nden gece gündüz hiç ayrılmadı. Olağanüstü bir zekâya ve hafızaya sahipti. Gecenin üçte birinde uyur, üçte birinde ibadet eder, kalan üçte birinde de hafızasındaki hadisleri unutmamak için tekrar ederdi.
Aynı zamanda bir ilim adamı, bir fakih, bir hadis hafızıdır. Bir gün mescitte: “Allah’ım, bana hiç unutmayacağım bir ilim nasip eyle!” diye dua ederken Allah Resulü duymuş ve mescidi ihtizaza getirecek şekilde: “Allah’ım, âmin!” demişti.
Hadîs ilmine az çok vukûfiyeti olan hemen herkes bilir ki, sahabe içerisinde Hz. Ebû Hüreyre, hadis rivayeti konusunda müstesna bir yere sahiptir. Asıl adı Abdurrahmân b. Sahr olduğu hâlde, kedileri çok sevdiği için Peygamber efendimiz aleyhisselâtu vesselâm tarafından kendisine “Ebû Hüreyre” (Kedicik Babası) künyesi verilmiş ve bu isimle meşhur olmuştur.
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta