içimde birşeyler var hala, senden kalmış bir yalandı sanki artakalan
dün senden kalanlar vardı bugün senden hangi anı kalacak meçhul
unutmadın sevgini, ne kadar sevdin bilmiyorum ama o kadar büyüktu yalanın
şimdi içimde inceden bir hüzzam makamı, bir ayrılık var bir yalnızlık
bir kalp ağrısı var kalan, güneş battığında karanlık sokaklarda kalan ayak seslerim
herşeyi öğrettim her şeyi öğrendim, dönmeyeceğini öğrenemedim öğretemedide kimse
el kaldırmıştım sevdana sen beni seçmedin oysa
belki ondandı işte yazılmadı adım gönlünün kara tahtasına
ama bilki bir tek sen yazılmıştın benim kara sevdama
çoktan seçmeli sorularda saklıydı sanki sevdam, dört yanlış bir doğruyu değil
bir yanlış tüm doğruları götürüyordu, bu yüzdendir elde kalanlarım hep sıfır oldu.
gönlüme bıraktım seni, aklıma bıraktım uyudum düşüme bıraktım
uyandım ilk günışığıma bıraktım, bir seni sana bırakamadım sadece
ağlamak için bahane aramadım yağmurlarada saklamadım gözyaşımı
küçük bir mum ışığı karanlığı yetti yelkenlileri yanağımdan geçirmeye
ısınmak istemedim ellerim soğuk kalsın istedim, seninle aynı güneşi paylaşıyorduk
aynı iklimlerde nefes alıyorduk çaya aynı şekeri katıyorduk
aynı yağmurda ıslanıp aynı geceye bakıyorduk ama biz ayrı dünyalardaydık
nereye gidersem gideyim bir kendime gelemedim sen benden giderken
saymadım yıldızları papatyalara umut bağlamadım adımlarımıda saymadım
çünkü dönmezdin biliyordum... Paylaştım sadece gördüğüm herşeyi
beyazı sana verdim siyahı ben aldım, gitsende kıyamadım, gülü sana verdim dikeni ben aldım
portakaldan daha bir turuncuydu sana sevgim, güneşten daha bir sıcak
yağmurdan daha bir ıslak ve umutlardan daha bir büyük düştün
ama bilememişim uzaktan daha bir uzakmışsın.
Bir kibrit ateşine, yakarmışım herşeyi ama ateşden daha çok sen yakarmışsın.
Boşverdim hesaplar yapmaktan geçmişi ben aldım geleceği sana verdim
umut senin yarınlarında olsun istedim, ben sensiz hayallerde seninleydim kayıptım
bugün kayıpsa yaşamak yarın umuttur unutmadım.
Hala korkarmısın uyurken sebepsizce ve hala beyazmı sanırsın ölümü
yastığa koyduğunda kafanı, gece hangi düşü göreceğinimi düşünürsün daha.
Sabah uyandığında anlamsızmı bakarsın etrafa yağmur sesini uyanıp
yağmuru sevip, ıslanmaktan korkardın sen oysa, bilirsin ne kadar yağarsa yağsın
sadece ağlayabildiğin kadar ıslanırmış yüreğin...
Kayıt Tarihi : 6.3.2010 23:54:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!