Sıcak bir bahar günüydü,
Öğleden bir kaç saat önce.
Sizi görmüştüm ilk kez.
Kimliğiniz yoktu, gözlerinizden başka,
Bana kim olduğunuzu öğretecek.
Bakışlarınız bir kaç saniye, buluştu bakışlarımla.
Bir Merhaba süresi kadar kısa.
Ama o kısacık bir an;
Yıllar sürecek bilinmeyen bir hikayeyi başlattı aramızda.
Tüm zamanlarda bir gülüşünüz vardı.
Birde gözleriniz.
Beni hiç görmeyen ve hatta umursamayan.
Bilmediğiniz, anlayamayacağınız kadar,
Güzel bir dünya yaratmıştım içimde.
Orada sadece bana aittiniz.
Tüm saatler bizimdi.
Zaman yoktu.
Gözleriniz benden başkasını göremeyecek kadar kördü.
Oysa nasılda farklıydınız gerçek yaşamda.
Çekingen, mahçup ve mesafeli.
Hırslıydınız, tuttuğunuzu koparıyordunuz.
İyiydinizde ne de güzel gülümsüyordunuz.
Öyle iri yarı da değildiniz,
Yukarıdan bakmıyordunuz insanlara.
Ama tutuktunuz.
Beni size bağlayan da,
İşte bu tutukluğunuzdu sanırım.
Bir kez ofisinize gelmiştim işle ilgili.
Bir anda odada yalnız kalmıştık.
Oturup bir şeyler içmemi söylemiştiniz.
Nefes alamıyordum kalp çarpıntımdan
Ne söyleyeyim ne içeyim.
Ne kadar saygılıydınız.
Yıllarca sürdü bu, benim sessizliğim,
Gözlerinizden aceleyle kaçma arzum.
Ben sustukça siz de sustunuz.
Bazen sadece selam verdiğiniz de bile irkilişlerim
Ürkmelerim şaşırtıyordu sizi,
Anlamayan bakışlarla gülümsüyordunuz.
Ben acele bir tebessümle karşılık verirken size.
İçimden demediğim kalmıyordu kendime.
Kız arkadaşınız yoktu, yıllarca da olmadı biliyordum.
Siz de bir bekleyiş içindeydiniz.
Bir kaç masum davetiniz ve benim nedensiz telaşımla
Sizden kaçmalarım,
Arkamı her döndüğümde varlığınıza
Yüreğim sizde kalıyordu ve ben bir başıma.
Yıllar geçiyordu hızla.
Belki benim yüzümdendi manasız soğukluğum yüzünden
Hala bana sıradan biri gibi davranıyordunuz.
Yürek sancısı biliyor muydunuz acaba?
Birisini hiç böyle sevmiş miydiniz?
Kendinizi yok etmek pahasına...
Sessizliğe mahkum.
Kimbilir belki de,
Sizin de yüreğinizi dört nala çarptıran,
Soluk almanızı engelleyen,
Vücudunuzdaki bütün dermanı alıp,
Sizi dermansız bırakan bir peri kızı vardı.Kimbilir?
Onunda saçlarına papatyalar iliştirir miydiniz düşlerinizde?
Tıpkı benim düşlerimde benim saçlarıma iliştirdiğiniz gibi.
Kayıt Tarihi : 27.7.2006 20:12:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Temmuz Gezer](https://www.antoloji.com/i/siir/2006/07/27/platonik-destan-yalniz-hayat.jpg)
Düşlerde de taksanız papatyaları,farkında olunmaz bir ortamda sizi hayal alemine götürüyor olsa da varsın hayalleriniz kalsın..
Üstelik sevgide hayal kurmak suç kapsamına da alınmadı henüz,hoş çekene verdiği ceza zaten yeterince ağır ama bu konuda insanların bir çoğu gönüllü böyle bir cezaya sevgili GEZER..Sevgiyle ve sevdiklerinizle kalın her zaman takılan papatyalar dilerim düşlerden çıkıp gerçekten saçlarınıza kondurulmuştur..Sevgilerimle..
Çınar GÖLE
TÜM YORUMLAR (1)