Plastrin Mask ve Ucuz Gardiyan

Akın Akça
1865

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Plastrin Mask ve Ucuz Gardiyan

Dev bir mask buldular
getirdiler eski yerlilerden.
Sabah erken gelir
anaokuluna çocuklar.
Hep beş dakika erken gelir gardiyan.
Alır o maskı kaçırır,
götürür oralardan.
Aynı günün geceleri
mask gelir yeniden.
Mask bir mumya gibi
ömürsüz-canlı olsa da;
akıl fikrinde olacaklar da
çıkacaktır elbet gardiyanın,
ettirecek devam
onun ülküsünü...

Sonra birgün, görevim
bellediğini bitirince gene gardiyan;
gidip uyumadı bu sefer,
maden işçisi/ne mağarası evinde:
Gitti anaokuluna
eğdi büktü;
çocukların, dün akşamdan
bıraktığı o
renkli, tuzlu hamur kütlelerini.
Bundan sonra o mask görünmedi.
Tüm bu süre zarfında;
söyleyerek ulvi aşk türküsünü
bir ses yaklaşıyordu
gökten, kendisiyle karmaşık,
bir o kadar da çok sade,
ikirciksiz bile, masum

Aylar geçmişti ki,
bilinçsiz geçen günlerinden
sıyrılarak uykunun uyunabilir
gecelerinin ama
devrilerek yorgan döşek;
karar verdi; mask'ı döndürecek
ama hayatı kana bulamasını
onun gene engelleyecek olarak,
olduğu gibi davet edecekti
o 'kendisiyle karmaşmış' fazı.
Ve mask bile gelmedi daha;
ama getirecek, biliyor.
Çünkü biliyor gardiyan;
o mask bunca süredirneden
o anaokulunda olduğunu bilmiyor.
Hiçbir şey planına uymadı
'kendisiyle karmaşık'ın.
'İkirciksiz bile, masum'-fazı,
'karmaşık kendiyle' tarafıyla
savaşı kazanır ki ne zaman
ya da bundan önce
gardiyan başarırsa eğer;
o zaman o mask
bir basamaktır zaten
ya da hiç olmamıştı zaten:
Acılar beklenen değilse ki doğru,
maskın gidişi
'ikirciksiz bile..'nin gelişi.
Karmaşık faz gelse de olur.

Buzdolabına baktı,
bir banyo aldı,
permatikle traş oldu.
Mutfağa gitti
bir peydomek becerdi
-canı ablacından öğrendiği:
Kesilen domateslerin üzerine
serpilen, rendeden direktifiyle
uçuşturulan kaşar ve karbeyaz peyniri..
ekmek-lokma parçaları'nın üzerine
havadan yağan kurbağalar efsunu
sağanak yağmur gibi...
Karışıma bir de
tavada yağ eklendi
Hala bazı şeylerin
anlaşılması sağlanmalıydı;
o ses'e, beden aynen
kazandırılmalıydı:
Düşüne düşüne ve düşüne taşına
kumrular gibi
renkli kütlelerin içindeki
tuzdaki gözyaşını
artık soyutlamaması gerektiğini
belki de, gökteki ses'ten;
bir eli hayatta
diğeri, gelen oses'te..
yaşamı kollayan hayat gardiyanı
hazırladığı karışımı
afiyetle yedi

Akın Akça
Kayıt Tarihi : 4.2.2007 17:38:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Çetin Duran
    Çetin Duran

    tebrik ederim...

    Cevap Yaz
  • Emir Akcan
    Emir Akcan

    'üstadım gardiyan kelimesiyle farklı şekillerde çok güzel anlamlar çağrıştırmışsınız.şiirin bir bütün olarak kavramak için iki defa okudum kaleminiz daim olsun...........'

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (2)

Akın Akça