İstesem üzebileceğim, uzun saçlı yılgın bir ağustos kalır ardında
Ne geriye bakacak vakti vardır iskelenin ne de koşup atlayacak halim
Kan pazara düşmüştür tahammülsüzce ıskalanan bir kış gibi
Belki ellerin hala güzel, belki de hala yetimliğine aldırış etmez bayramlar
Ben de sevmiyorum sen gibi artık o malum sabahları
Üzüleceğin aklıma geliyor, buruk bir peygamber oluyor tebessümlerim
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta